Oysa Biz De Bu Vatanın Çocuklarıydık

Erhan Turan
87

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Oysa Biz De Bu Vatanın Çocuklarıydık

Oysa biz de bu vatanın çocuklarıydık!
Biz de bu vatanın her köşesindeki,
Bütün çocuklar gibi,
Ellerimize cetveller yedik,
Devletin öğretmenlere verdiği cetvellerden!
Ama bizimkiler biraz daha acı oluyordu sanki...
En azından arkadaşlarımız öyle diyordu.
Diğerlerinden biraz daha kara yüzlü...
Ve belki de biraz daha kirliydi, ellerimiz, ayaklarımız...
Oysa biz de bu vatanın çocuklarıydık!
Biz de devletin lütfuyla,
Güneşin doğduğu yerden battığı yere doğru,
Okuyup adam olmak için,
Giden bazı talihli çocuklardık!
Vatanı kurtarma sevdası,
Bizi de sarmıştı bir müddet sonra,
Niye ve kime karşı olduğunu bilmeden...
Kimine göre anarşisttik,
Kimine göre kahraman...
Peki, niye kavga ediyorduk ki?
Madem iki tarafın da amacı memleketi kurtarmaksa...
Ya da hangimiz vatan hainiydik,
Hangimiz vatansever?
Oysa iki taraf da çoğunlukla,
Şehrin arka mahalle çocukları değil miydik?

İki taraf da polisten coplar, tekmeler yemiyor muydu?
Bizi, bu vatanın çocuklarını, annelerini, babalarını...

Yani vatandaşlarını korumakla yükümlü devletin poli-
sinden...

Sevmeyi unuttuk belki de, ya da sevilmeyi.
Her yediğimiz cop,

Minik yüreklerimizde kapanması imkânsız kocaman ya-
ralar açmakla meşgulken...

Oysa biz de bu vatanın çocuklarıydık!
Her ne kadar İstanbul’un büyüsü,
Bizi kendine âşık etse de...
Ne İstanbul’un mavi denizi,
Memleketin yemyeşil ovalarının,
Verdiği tadı verirdi...
Ne de gökdelenleri verirdi.
Sanki bembeyaz gelinlik giymiş,
Sıra sıra dizilen dağların tadını...
Hepsinin neredeyse,
Akraba olduğu insanlarının,
Kutuplara ayrıldığı gibi,
Köyü de ortadan ikiye ayıran yolda,
Az yürümedik arkadaşlarla kol kola girip...
Hele şu İstanbul’da okuyan çocuklar etiketiyle,
Bir başka havalı olmuyor değildi.
“Yolun ortasında yürümeyin lan!”
Azarını az işitmedik.
Kaldırımı olmayan köyde

Her günün sabahında, akşamında,
Köyün giriş, çıkışında,
Sanki iki devlet arasındaki,
Sınırdan geçiyormuşuz gibi,
Arama yapan devletin askerlerinden...
Oysa biz de bu vatanın çocuklarıydık!
Bizim de yürek yaralarımız vardı...
Bizim de içimizi, tenimizin her zerresini,
Kaplayan sevdalarımız, aşklarımız vardı...
Yeryüzünün herhangi bir genci gibi,
Biz de sevdik onların acıdığı gibi,
Bizim de acıdı yüreklerimiz...
Sonuçta biz de insandık!
Çocuktuk, gençtik, sevdalıydık...
Sevdiğimiz kızın ismi,
Kazara bir yerde geçtiğinde,
Ne kadar belli etmemeye çalışsak da,
Yüreğimizdeki sevgili aşkı,
Gözlerimizin hasretle bakan,
Derinliklerinde görünmüyor değildi.
İçin için hayaller kurmuyor değildik...
Ellerimiz sevdiğimiz kızın ellerinde,
Mehtaplı bir gecede, Kız Kulesi’ne karşı,
Denizi seyrederken durduğumuzu,
Ya da Patnos’un serin bir gecesinde,
Evimizin bahçesinde,
Birbirimize sarılmış bir şekilde,
Süphan Dağı’nın ihtişamını seyretmeyi...

Bizi birbirimize sevdirmek yerine,
Tertemiz yüreklerimize kini, nefreti,
İşlemeyi gaye edinmiş bu düzen,
Kim bilir ne sevdaların ne aşkların,
Ne dostlukların katili oldu...
Kim bilir kaçımız ilk aşkını yüreğine gömüp,
Yaşayamadığı sevdası için geriye bakarken gözyaşlarını
içine akıttı kim bilir...
Oysa biz de bu vatanın çocukları değil miydik?
Evet, belki İzmirli, İstanbullu, Ankaralı
Yani bu vatanın Batı tarafındaki çocukları değildik,
Ama sonuçta biz de bu vatanın çocuklarıydık...

Erhan Turan
Kayıt Tarihi : 10.9.2020 16:10:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Erhan Turan