bereket yağmurları yağıyor
yılların birikimini saklayan sular
yağmur kılığında akıyorlar dünyaya
gözlerimi kısıp güneşe bakıyorum bulutlar ötesinden
doğanın canlanışını tanıyorum usulca
Kara gözlüm bu ayrılık yetişir,
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
Devamını Oku
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,
'İçinde yılların birikimini saklayan sular, yağmur kılığında avuç avuç akıyor dünyaya.'
Sulara bakış ve hissetme büyük güzelliklerdendir.
Sular... Tanrının insanlara verdiği ellerde avuçlanabilen akan nur.
'Banliyö treninde giderken gözüm, hep yol kenarındaki karmakarışık olmuş otların, yer yer atılmış çöplerin içinde inadına tüm güzelliği ile duran bu çiçeklerde.'
Göz göz olunca bakacağı yeri kendiliğinden kilitleniyor demek ki...
İnsanlığın duyarlığı için kutlarım.
Bir fikrin güdümünde olmayan fiziksel güç; kavrayamadığı varoluşun içinde olan insanların kandırma biçimidir, ancak başvurdukları şiddet ile varolduklarını hissedebilirler.
İnsan duruşumuzla vereceğimiz savaş toplumun şiddete olan duyarlılığını artıracak, genç kuşağa ölçü olacağı gibi bu değerlerin gençlerin egolarına olan düşkünlüklerini törpüleyecektir.
Kurtlar Sofrasında Gelincik Yemeği olmamak adına
birde..... zora devam etmek inadına
Sevgilerimle
Asude GEDİZ
yüreğinize sağlık okunası bir yazı şiirleriniz de çok hoş bana da beklerim...
Kutlarım,Sayın Aynur Özbek Uluç.Çok güzel bir yazı.Ders alınması gerekir..
Mürsel Adıgüzel
ağaçlar nelere tanık olur....
mesela zeytin ağacı uzun ömründe kaç kralın tahta çıkışına, kaç serçenin yuva kuruşuna, kaç aşkkın yaşanışına tanık olmuştur ve zeytin neden kara gözlü barış çocuklarını simgeler?
söğüt ağacından daha iyi bilebilirmisin suyun kokusunu
bu mevsimde adada zakkumlarda tomurcuğa durmuştur.
ben en çok çam ağaçlarının kar altında durmasını severim ankaraya giderken bolu dağlarında..
birde bir cins ağaç daha var, bilen bilir öykü ve şiir ağaçlarıdırlar onlar,birinin gölgesinde oturuyor olmak güzeldi...
sevgiyle
iki parağraflık iki insana ait iki alıntı..ne kadar dikkat çekici bir ayrıntıda, ne kadar dikkat çekici bir buluşma bu böyle birbirlerinden habersiz.
lütfen okuyun
1.
İçtenliği kullanılabilir aptallık olarak anlamaya uygun bunca düşünce şekilleri ile sarmalanmış yaşarken, derede ağustos güneşinde parıldayan çakıl taşları gibi olmaya çalışmak, ne zor.
Aynur Özbek Uluç (Kurtlar Sofrasında Gelincik Yemeği) (öykü)
2.
Elinden iş gelip de üzerinde toplum baskısı denilen şeyi hissetmeyen ve bu baskıyı bir biçimde etkisiz kılma çabası göstermeyen insan yok gibidir. Bir toplum baskısı, yani bir “ortalamaya rıza” dayatması her alanda kendini gösterir. İrili ufaklı cinci hocaların tümü “onlar beni aldatacağına, ben onları aldatayım” mantığını yürütür. Bu mantıkla hareket ettikleri için de geçerli mantığın eyyamcılık gibi belirmesine hizmette kusur etmemiş olurlar. Kalın Türk olarak benim dert saydığım, yükünü çektiğim şey, üzerimdeki toplum baskısını hafifletmeye, aldatmacanın belasını savmaya mâtuf değildir. Tıpkı şarap gibi aldanmanın ve aldatmacanın bir iyi, bir de kötü tarafından bahsetmek mümkündür. Bana aldatmanın gizliliği dert olmuştur. Sahiciliğe kavuşmak, mümkünse birini daha sahicilikle buluşturmak için çırpındım. Çırpındıkça çevikleştim ve kalınlaştım.
İsmet Özel
'Kalın Türk' kitabı tanıtım yazısı
Sevgiler olsun, tüm duyarlı ve bir o kadar organik objektiflere.
:)
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta