Sıkıldım artık beklemekten
Kan ağlıyor içim, seni düşünmekten
Gelemedim kendime
Seni, köşe bucak aramaktan.
Ne heveslerle gelmiştim bugüne;
Söyleyecektim yemekte
Artık bana gel diye.
Söylemek yerine, bakışlarımla
Şiirlerimle açıldım sana.
Sense beni yalanlarla atlatarak
Sonra da havanı atarak, günaydınlarla
İyi akşamlarla yetinecektim aklın sıra.
İsterim, olgun bir şekilde
Görünümüne yaraşır bir tavırla
Anlamanı beni. Sense hanımefendi!
Başkalarına çekinmeden,veriyorsun randevuları.
Bize gelince, hadi canım yürü
Kapandı gönlümün kapıları diyorsun.
Yağma yok arkadaş bizde;
Senin gibi gönül eğlendirip
Kendimizden ödün vererek
Kibarlaşmak bir yana;
Biz senin gururunu düşünür
Gizli de olsa severiz, sessizce
Kendi gül bahçemizde!
İnsansın ne de olsan!
Fakat düşünmelisin her şeyi
Sakin sakin kızgın da olsan.
Önceden verilmiş bir sözünü
O anda gözüne bürünmüş
Nefret ve kinini duymayarak
Bağımsız olarak yerine getirmelisin.
Sana sevgiyle bakan
Düşünmelisin o yaşlı iki gözü.
Hatırla o akşam üstünü! ..
Surat asıp, bana rest çekişini.
Olsaydı biraz mantık ve akıl
Anlardın birinin seni
Yakından düşündüğünü.
Sevinmen gerekirken o gün
Samimi arkadaşlığa
Attığın bir kördüm
Nice kızlar gördüm de beğenmedim
Seni beğendim de! ...
Kendime yakıştıramadım.
Kadere yakışmayan öyle bir sevgiyle
Bağlıyım ki sana! Ama sen …
Buna layık değilsin! O kadar uzaksın ki;
Kaçıyorsun adeta
Arkandan biri kovalarcasına.
Kayıt Tarihi : 23.11.2009 00:22:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!