Öyle Yaşayalım Ki Şiiri - İbrahim Halil ...

İbrahim Halil Demir
2035

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

Öyle Yaşayalım Ki

Zihinler allak bullak,
Yürekler ise paramparça.
Yarınlara dair umutlar sürgünde,
İnsani duygular ise küskün,
Gönül tarlaları mahsul vermekten bıkkın,
Çekilmiş sevgi kılıcı ama paslanmış kın.
Nadasa bırakılmalı gönlün bereketli toprakları!
Ayıklanmalı gönül tarlaları husumet mayınlarından!
Karın doyurmuyor, uçup gitmiş bereket tayınlardan,
Kardeşin kardeşini çekememezliği had safhada,
Okunmuyor artık mertlik yiğitlik kitapları,
Tozlanmış, çürümeye yüz tutmuş ceviz ağacı işlemeli rafta.
Gönüller ediliyor rencide,
Bir hiç uğruna katlediliyor, yaşlısı da gencide.
Asırlık maddi manevi değerlere bakılmıyor artık.
Giyilmez oldu artık , gerçek sevda fistanları yamalı ve yırtık.
Güzel düşünen insanların kaçıyor uykuları,
Nazarı dikkate alınmıyor tutkuları.
Menfaatsiz birliktelikler, azaldıkça azalıyor,
Dünya insanı, sadece maddiyatı baz alıyor.
Çoban olmuş ama helal süt sağmıyor.
Kurumuş, çatlamış gönül tarlaları, rahmete hasret kalıyor,
Bardaktan boşalırcasına yağmurlar yağmıyor artık.
Pireler deve,develer de pire oluyor,
O güzelim saf zihinler, basit şeylerle doluyor.
Muhammedi güllerin, can suları verilmiyor,
Hazan mevsimi daha gelmeden soluyor.
Hayırlı işler yapılmadan, tükeniyor gün ve geceler,
Doğallığı içermiyor heceler.
Çözülemiyor artık, kemale erdiren, en basit bilmeceler.
Helal rızıklarla, insanlar olmuyor mutmain,
Göründükleri gibi değiller, olmuşlar ön yargılı ve hain.
Mürekkep yalamadıkları halde, görünmek istiyorlar kahin.
Kalmamış kutsal değerleri, her şeyleri olmuş maddiyat,
Silinmiş kelime dağarcıklarından, hayat iksiri olan ihtiyat,
Karşılıklı güven uçup gitmiş bir güvercin misali yad ellere,
Durgun akan berrak sular dönmüş bulanık sellere,
Fırtınalar bırakmış yerini, insanı serinletmeyen yellere,
Mahremiyet kalmamış, yaşadıkları düşmüş dillere,
Rengarenk gül bahçelerinde, özeniliyor dikenlere,
İrili ufaklı taşlar atılıyor, sinsice en nadide gülleri derenlere,
Ne oldu bizlere haddimizi aştıkça aştık,
Dostlarımızın tasalarını etmedik kendimize yastık,
Zerre kadar menfaat için, birbirimize yıllarca küstük,
Olur olmaz şeyler yüzünden, birbirimizin bamteline bastık,
Yetmez mi bu kadar özümüzden uzaklaştık?
Asırlarca birbirimizle din, mezhep gözetmeden kucaklaştık,
Aynı bayrak altında, kardeşçe huzurluca yaşadık,
Haddimizi hiçbir zaman aşmadık.
Gelin, aklımızı başımıza devşirelim!
Birbirimize her daim destelerce envai türlü güller verelim!
Bizim bizden başka dostumuz yok, aklımıza bunu nakşedelim!
Cennet misali ülkemizde, işin kolayına kaçmadan kucaklaşalım!
Suyu coşkun ve de berrak akan, pınarlarda buluşalım!
Buldukça helal nimetleri, coştukça coşalım!
Bu fani dünyada, bereketli topraklarımızda dimdik yürüyelim!
Öyle yaşayalım ki, daha sonra yaptıklarımızdan utanmayalım!
Öyle yaşayalım ki, aziz iken zelil olmayalım!
Öyle yaşayalım ki, başkaları gıpta etsin!
Öyle yaşayalım ki, ömür miadımız bittiğinde herkes üzülsün!
Öyle yaşayalım ki, yaradan da bizden memnun olsun!
Öyle yaşayalım ki, ruzi mahşerde halimiz ahvalimiz içler acısı olmasın!
Öyle yaşayalım ki, selam verdiklerimiz bizden utanmasın...
31/01/2008

İbrahim Halil Demir
Kayıt Tarihi : 31.1.2008 16:27:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Salim Kanat
    Salim Kanat

    bir demet nasihat
    her zaman herkese
    her yaşta iyi gelir..

    selam ve muhabbetle.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

İbrahim Halil Demir