Kaç geceydi unuttum,
Seni sigara dumanlarına gömdüğüm.
Her nefeste adını ciğerlerime çivilediğim
Kaç gece yaşadım bilmiyorum…
Etin tırnaktan sökülüşüydü gidişin,
Ya da tırnağın etten,
Bilmiyorum…
Hala parmaklarımın ucu
Sızım sızım…
Gidişin,
Damarlarımdaki son damla kanın dökülmesiydi
Hastalıklı bir şehrin
Merhametsiz kaldırımlarında
Sımsıcak…
Dizimdeki son dermanı götürüşündü,
Çatlamış dudaklarımdaki son damlayı alışındı.
Çok şeyi ve her şeyi
Öldürüşündü!
Öyle bir şeydi işte gidişin…
Kaç geceydi unuttum,
Kaç mezar kazdığımı bana bıraktıklarına.
Kaç gece yıldızlara gömdüm gözlerini,
Kaç gece
Bulutlardan kaçıp geldin gecelerime,
Kaç fırtına sakladım saçlarında,
Yüzünü kaç gece dolunaya gizledim,
Bilmiyorum…
Can kırığıydı senden kalanlar,
Cam kırığıydı yüreğimde bıraktıkların,
Canımın yanığıydı en büyük mirasın.
Harcadıkça bitiremediğim,
Kaç geceydi
Unuttum…
Kayıt Tarihi : 7.5.2014 22:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
BİZE KUTLAMAK DÜŞÜYOR.
Ya da tırnağın etten,
Bilmiyorum…
Hala parmaklarımın ucu
Sızım sızım…
Sevdiğinden kopmanın acısı ancak bu kadar içten anlatılılabilir?. Okurun da parmak uçları sızlamalı dizelerin etkisiyle. Tıpkı değerli şiirinizde olduğu gibi.
Tümüyle özgün ve güzeldi elbet. Ama bence sadece bu bölüm bile başlıbaşına şiirdi. Kutladım içtenlikle. Nicelerine İrfan bey...Esenlikle...
TÜM YORUMLAR (3)