Dur bir dinle bakalım,
kaçma hemen.
Yazmak bize neyi kazandırdı?
Nerede kalmıştık en son:
bungee jumping de mi?
Ben geçtim orayı çoktan ama seni bilmem.
Araçların tekerlerine çelme takmayı mı
düşlüyorsun hâlâ; ya da evinden, sıcacık
buhranlı koynundan kadının, her çıkışında,
çok acele önemli bir işin varmışçasına
koşar adım uzaklaşmayı mı?
Hatırlıyor musun peki hâlâ, anarşi etkisinde
ideolojiler uğruna kanlar içinde yere serilmiş,
sevgilinin kokusunu; o buram buram şurda
tütüyor oysa daha ve o korkunun
uçtuğu yok hiç bir yere.
Parmaklığımızdan varmaklığımız,
nerelere uzanır?
Hadi göster bana yine tüm maharetini:
olmayacak meseleleri sayıp dökme yalnız
göster ustalıkla olan biteni.
Yok, yeteneksizsen de,
okyanusundan nehrine kaçmış,
nehrinden ince ince kıvrım kıvrım kolla ayrılmış,
sıska çelimsiz ırmağından karana vurmuş...
sahana kavuşmuş... sundur:
dikilmişsindir yine ayağa bu cihânda da
cihânın kendi çağcıl kaanına karşı,
diklenmişsindir!
Keşke bu kadar kolay olaymış,
üç dizede açıklanabileymiş
keşke tufan!
Tufan!
Ah tufan!
Yine tufan;
Yine tufan!
Nefessin almazsam biterim, diyor,
bir kadın şarkıcı;
nefes bile almadan seviyorum seni, diyor,
bir erkek şarkıcı:
ben de toparlayıp tası tarağıyla alttan alta
çığlıyorum o tüm nefesli cümlelerle:
Nefesim kesiliyor çok fena: çağlamaktan!
konutu koyutlara bağlamaktan.
Her şeye bir son vermek için aldığım nefesi
kan bilip kusuyorum demiş birisi...
Hayat bir nefes gibi akıp giderken;
nefes aldığım sürece umut varken
aldığım her nefes fırsatken;
uzaktan bile bir nefes kadar yakınken;
nefes almak yaşamak değil, diyerek
nefes almak değilmiş yaşamak,
diyerek,... dönüp, döndürüp taş plağı,
bir nefes sonra ölme ihtimalimiz varken -oh!-
bir nefeste içmeyelim artık bu suyu:
aynı şehirde nefes alıyorsun da,
peki, ya neredeymişsin ki?
Aldığım her nefesle...
alacağım her nefeste...
sana... daha çok,
çooook oluyor muşum?
Koşarak çıkanların nefesi daralır ya,
-nedense, nefes almaması gerekenler de
daha çok yaşar ya-; aldığımız her nefes
kadar ihtiyacımız var ki: nedir o?
Bir nefes alırsan tiryakilik yaratıyor,
kokusunu her çekenin nefesini kesiyor...
yine de her nefeste istiyorsak ki: nedir o?
Nefes alabileceğim şeyi de bana...
O ki, bir nefes kadar önemli
ama bir nefeste anlatamıyoruz...
Arya bile çaktı,
uygarlığa maruz kaldığımızı!!
Gerisini var sen düşün.
Ve Bana:
Öyle Şey De Ki
Sana Faydası Olsun!
Kayıt Tarihi : 12.10.2024 16:45:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
çevreni çiçeklerle donat
olma kimsenin kölesi kulu
işte budur insan olmanın
en iyi en güzel yolu
BU KISA ŞİİRİMİ ÖYLE BİR ŞEY SÖYLE Kİ deyişinize uyarak yolladım. Arkadaş olarak da ekledim. Siz de beni eklerseniz mutlu olurum.
Teşekkür ederim Sayın Erhan Tığlı. Bir ilham bin ilhama vesile ola, paylaştıkça bereketlensin, zihinler.
TÜM YORUMLAR (2)