Öyle Bir Ağlıyorum Ki Annem Görmesin ...

-Eski bir yara yazıtından okuntu metinler-1
23. 23. 2010

-Mahşerim damlalarından oluşacak biliyorum. Bir gün cennetine belki alacaksın.
-Sen huri olarak yürüyeceksin aşka üşümüş kelebekler arasında.Güneş gibi yansıyacak celalin.
-Lafım bitecek, hafızam silinecek. Yeni bir ben bulacaksın karşında.
İlk sevdiğim adam, son sevdiğim adam olsun diye sana döndüm.
Benim ilklerimle sonlarım bir birine düğümlü.Kördüğüm olan sendin.
Zaaflarnın zayıflarını bir türlü kurtaramadın. Saklı gözyaşların var biliyorum.Benim için her acıda ağladığını biliyorum. Kimi sevsem, beni sevmek içindir onu da biliyorum.
Ben senden gitmeyi aşk bildim.Ki sen benden çıkalı çok olmuştu.Onca zaafın arasında zarfını kapatacak sevgi yapıştırıcılığunı oynayamazdım.
Öyle güzel yazar ki sözlerin okursam aşk , okumazsan damla.
Beni biraz ban bırakır mısın?
Solumda üreyiş, içimde türeyiş, vuslatımda sarılış, gelişinde beyaz düşler sıralanmış.
-Tedavi ediyorsun yokluğu. Hiçliğin yoklamasında nefesin, nefesine bileniyor.

Evet, sevgilim Rabbim bütün imtihamlarımı seninle verdi. Bir bir sınavındayım. Dersim çok. Çokluğa geçtim, sensizlik dersleri boş geçtikten sonra.
-Yazdıklarım var yazgımda. Okuyamadıklarım ve dokunamadıklarım var. Solmayan gülün aldı yanı başımda, gözleri sana benzeyen oyuncak ayın .Ha bir de üç tokan.
-Üç toka:
-Sen, ben, birinciğimiz.
Yara kabuğumda yazılmış aşk ismin varken başka yara çare mi çar mı olurum bilemem.
-Bensizliğin belisiyim.
Sensizliğin velisiyim. Gün yüzün, aşk yüzün içimde gelin gibi süslüce duruyor.
*Duruşunu tütsüle. Ketum olan kaygılarını yamala. Kırışık olan can yaralarını ütüle. Tutulmuşluğunu yenile aşk çağının lirik ışıltılarında.
Aşkta aşka aktarılıyor gözlerinin yazdıkları.Okunuyorsun en uzaktan. En yakınlarımı yakıyor diyemediklerin.
Güzelliğinin sultanlığını yaşamak için son sultan olarak kalmaya kararlıyım.
-Gözlerimden okumalısın tahtına olan yakınmalarımı.Beni senden tanımalısın.
*Damlalarıma zam yapıp durma.Sen gelmedikçe her acıklı şarkı, her acıklı filmde ağlayan benim ben.
-
Gidişini tanıdım en çok.Belki gelişini tanımak istedim, belki bende kalışına kallavi bir ömürdaş olmak istedim
-Anla beni kadın!
-Mahşeri gölgene taşıdım.Taşındık sana doğru. Taşıyor yüreğimden artanlar. Setlerini aştık. Serkeş bir halin alisiyim. Engelleri kesen zülfikarımla doğruyorum imkansızlıkları.
-İmlası bozuk ayrılıkların uzatma işareti gibi dokunamadıklarımın üstüne gelme.
- Gelme kadın!
Gönül gözüm seni görmekten öte görüntülerde. İçsel mavzerime
Gelgit olup beni vurma sahillerine.
*Islak bir geçmiş kaptanıyım. Sahiline sürüklenen her kayanın taş haliyim.
Taş kesildi hatalarım. Taştan bir aşk çıkar mı kadın!
-Özneni neden yetim ve aşksız bıraktın diye.Bütün cümlelerimin içinde yüklemin ağlıyor.
-Eylem ve hüzün yüklemi olarak vurguladın öznemi.
Evet, ilk sevdiğim aşk sendin, senden o yüzden gittim. Bu aşk hep vurgulanmış olarak kalsın.
-Kadınlık gururum da yanımda balsın be adam!
Tanımsız kelimeler gibi sözlüğünde gezinen güzellere öğret cümlelerini.
“-Kim aldıysa koynuna ona git diyeceğim; ama korkarım ki dünya turu yaparsın “
-Be adam!
Gönül listemin en çalınan parçası olabilirsin. Ben kadınlık gururumu, duruşumu, sevdamı, sana olan bağıllığımı,bir de masum aşkımızı alarak gittim.
-Ya sen be adam!
-Hangimizin damlası daha değerli? Hangimizin sevgisi daha içten?
Bak gördün mü Cd sanki cızırtı yaptı.Bak gördün mü dünya solundan ,sonsuzluğundan, aşkından dönmüyor.
Bak gördün mü aynı şarkıda ağlıyoruz mısra mısralar susarken.
-Akustikliğinde kaldı algılarım. Paramparça olmuş güzel günlerin içinde kaldı yaşama arzum.
-Be kadın! Son replik öyle kalmışsa gözlerinde gidemem ben senden gidemem.
-Sahnen yüreğimde perdeyi açtım. Gelip salına salına, güleç yüzünle oynamalısın.
-Her acının rolünde oynuyorum, damlalarım yetmiyor seni istemeye.
-Kendinden önce bana gelmesin be kadın!