İlk sana yürürdüm ötelerden
Kokladığım senin ellerindi ilkin
Deniz kızıydın ayışığında saçlarını okşadığım
Kumsala sere serpe seninle oturdum
Köpüklü dalgalara karşı birlikte yürüyüp
Ferahlamayı seninle tattım ilkin
Martılarla selamlaşırken
Yıldız gölgelerini toplarken tek eldik tek yürektik
Bir taneydik birlikteydik.
Dilimde sabahı karşılamak için sabırsızlanan
Senin notaların vardı
Yaz şenliklerinin birinde
İlk sana tutuldu gözlerim
Gamzelerine güneş parıltıları doluşuyordu
Bambaşka bir sıcaklıkla akıyordun yüreğime
İlk goncayı sen koklatıyordun dallarının en ucundan
Kıvraklığında en davetkar anlamlar saklıyordun
Sana ayılıp tek sana bayılıyordum durmadan
İlk sen çıkıp geldin götürmeye
Islak anızlarda adımların kanaya kanaya
İlk sana söyledim vurulduğumu
İlk sana söyledim yorulduğumu
İlk senin körfezine sığındım sabahlamaya
Tuz tadı vardı sözcüklerinin sesinde
En güzel senin teninde ıslanıyordu renkler
İlk sana alıştım aşklanarak
İlk sana karıştım toy bir ırmak gibi
Egenin maviliklerinde deltalanarak
İlk senin yüreğine tünedim
Şımararak…
birağustosikibinonbeş
Necdet ArslanKayıt Tarihi : 1.8.2015 10:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Egenin maviliklerinde deltalanarak...çok duygulu bir çalışma...büyüleyici bir anlatım...kutluyorum ...++10..ant...sonsuz saygılarımla..
Ya da yoksa gerisinde dahası, önceliklerin ilk sırası...
Hangi aşk konduğu dalda çocuklaşır, çoğullaşır, tazelenir, durmadan tomurcuk verir.. Unutturur bütün ağaçları...
İsterse her dalından ayrı meyve versin... Yürümüyorsa bostanın kolları gibi sarıl sarmaş, neye yarar ki?
'Geldiği Yere Döner Mevsimler', Dostum...
İçtenlikle kutlarım...
TÜM YORUMLAR (4)