9 Aralık 2014 Ankara Numune Hastanesi...
Makinalara bağlıydı adam. Şimdilik zoraki yaşıyordu... Bir tek hayatla bağı yaşadıklarını yaşamasıydı şimdi... Kendindeydi, kah 30 yıl öncesine gidiyor kah elli yıl öncesine. Kah anası geliyordu gözlerinin önüne kah öldürdüğü karısı. Kah içtiği içki ile haşir neşir olduğu bağırdığı naraları geliyor kah düşmanları. Kah camilerde müezzinlik yılları kah açlıktan midesi yapışmışken annesi ile kız kardeşinin evin bir köşesinde kendisinden habersiz yedikleri peynirler ekmekler...
Neler neler yaşamıştın Cafer'a. A deli Cafer... Böyle sen? İlk hapse düşmesi düşmanlarından birinin kafasını canhıraş bir kavga sonucu yarmasından dı... Çocuğunun ilki doğduğunda askerdeydi... Geldiğinde nerdeyse çocuk 2 yaşına basmış Metin'de doğmuştu... Denizciydi... Şimdi bir gemideydi... Askerde bile olsa ne limanlara uğramıştı, belki dünyayı tanımıştı...
Sevdiği kızla evlendirmemişler 'Üpsüz' kızıyla evlendirmişlerdi...
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman