Yavru Flamingo ve Salih
İzmir’de soğuk ve fırtınalı bir gündü. Küçük Salih babası Ünal beyin elinden tutarak yürüyordu. Öğle saatlerinde fırtına bitince Melih bey, eşinin pek istememesine rağmen Salih’i alıp, Alsancak’a getirmişti.
Arabayı park ettikten sonra çocuğunun saçlarını okşayıp, “Kordon boyu biraz yürüyeceğiz Salih” demişti.
Böyle soğuk ve fırtınalı günde dışarı çıkmaya alışkın olmayan Salih önce şaşırmıştı ama deniz kenarına varıp, Kordon boyu yürümeye başlayınca büyülenmiş gibi bakakalmıştı; İzmir’de Kordon boyu dizilmiş flamingolar hayranlık verici bir görüntü sergiliyordu.
Uslansana, acım benim, dinlenip dursana artık.
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık
Devamını Oku
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık