TREN GELİR HOŞ GELİR
O gün köyümüzün bir km batısından geçen tren yolu istasyonunda toplanmış, başkentten gelecek treni bekliyorduk. Kimler yoktu ki; Muhtar, köy ihtiyar heyeti, imam, öğretmen, ben
köy eşrafından bakkal, berber, davulcu ibram, zurnacı ökkeş, aktar ve meraklı otuza yakın köylü. Hatta bayrak açılıp, açılmayacağı muhtar ve öğretmen arasında uzun münakaşalara sebep olmuş ve sonunda öğretmenin dediği gibi, gereksiz olduğuna karar verilmişti. Güneşin
tepemizi yaktığı, yaz ortasından bir gündü. Başkentten gelenlere ciddi görünelim diye; muhtar hepimize ceket giydirmişti. Bu kurala öğretmen hariç hepimiz uyduğundan buram, buram terliyor, sanki güneşin altında eriyorduk. Muhtar terini silmek üzere kasketini çıkarıp, mendiliyle başını ovalarken istasyon şefi bize doğru seslendi:
- Muhtar efendi sizin tren on beş dakikalık yolda, makasçıyı makas değiştirmeye gönderdim.
- Sağ ol müdürüm bizde hazırız onları bekliyoruz
Bütün sabahları üşüdüğüm
Bütün gördüğüm senli günlerim, onlar da gitsin
İçimde bir şarkı
Gözümde bir ışık kalmıştı herşeye inat
Kapat gözlerimi, sevdiğim anlar da gitsin
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta