Yaşlı, ezik, bitkin görünüşlü yaşlıca adam bir kahvehaneye girdi. Yoksul elbiseleri ilk bakışta dikkat çekiyordu. Kasanın yanı başında oturan şişman adam onu görünce yanındakilerle sohbeti kesti. Kahvehanenin içine doğru ilerleyen yaşlı adama kısa bir süre daha baktıktan sonra bir el işaretiyle çaycı çırağını yanına çağırdı, yanındakilerin de duyduğu bir ses tonuyla kızarak söylendi;
-Oğlum, dikkat etsene, dilenci giriyor sen uyuyorsun. Müşterileri rahatsız etmeden çıkar şunu dışarı.
-Hemen patron.
Çırak hızlı adımlarla yaşlı adamın yanına gitti. Şişman adam onu takip ediyordu. Yaşlı adamla konuşan çırağın dönüp kendisine doğru geldiğini görünce, yanındakilere dert yanarak elini cebine attı;
İçimi ezer delice bir cesaret
görünmez bir el kilitler kapılarımı,
miskinliğimden değil bu minnet
çaresizim seni sevdiğimi söyleyemem.
Dilsizim.
Devamını Oku
görünmez bir el kilitler kapılarımı,
miskinliğimden değil bu minnet
çaresizim seni sevdiğimi söyleyemem.
Dilsizim.