Mutluluk o kadar uzaklaşmıştı ki artık;
Eskiden uzaktaydı fakat görünüyordu.
Şimdi hiç yoktu,kaybolmuştu.
Gözleri görmeyen bir masuma,
Renkleri öğretmek gibiydi adeta...
Bir yer var biliyorum;
Gidince tekrar dönemeyeceğim,
Kaybolup bulunmak istemeyeceğim,
Kilometrelerce uzakta fakat göz bebeğimde
Ulaşması zor lakin,
Göz kapaklarıma dokunsam akacak.
Öyle bir soğuttunuz ki;
Ne müziklerin eşsiz ezgisine kaptırıp,hayal kurabiliyoruz
Ne de bir umut kalıyor hayata dair...
Yazacak bir mısra bile bırakmıyorsunuz,
Derdini anlatacak kağıdın kalemin bile kalmıyor...
Biraz tütün,biraz şarap...
Sevenler için kendini feda eden,papatya gibiyim.
Yaprakları koparıldıkça canı yanan,
Sonunda 'seviyor' çıkınca mutlu olan
Masum bir papatyayım ben ölünce güzel kokan...
Gülüşümden öperdi,
Bir daha asla gülmeyecek gibi...
Bense onun yüzünü kıt aklıma kazımak için,
Saatlerce bakardım...
Gözlerim dinlenmek isteyene kadar izlerdim onu...
Yaşadığım bu şehir,
Dar geliyor sen yokken.
Aldığım bu nefes,
Korluyor içimdeki ateşi.
Hiç durmadan yanıyor sevdam...
Zaman daralıyor,
İki göze feda edince kendini yürek;
Özgürlükten vazgeçer,
Tutsak olur bir tutam zülfe...
Bulutların özgür olup,
Gökyüzüne zimmetli olmaları gibi...
Yaşım küçüktü iz bırakan,tarihte kalan şairlere kıyasla
Fakat kalemim yaşlıydı,gözlerim gibi.
Ben tutsaktım belki;bana göğüs geren de olmamıştı...
Ama kağıdım kalemime sahip çıkıyordu,
Özgürce dolaştırıyordu onu...
Seni değil de sana sığınmış olmayı sevdim belki de,
Sandalyemi çektiğinde arkama bakmadan oturmamı...
Seviyormuş gibi bakmanı,
Seni değil de hayatım da olmanı sevdim meğer...
Yaşamak değmeli idi onlarca seneye.
Gökyüzünün sonsuz ufkuna bakmanın,
Bir mucize olduğu,öğretilmeliydi insanlara...
Bir yer vardı bulunması gereken,
Derinlerde...
Fakat gözler bulamayacaktı onu,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!