Öykü 5 Şiiri - Levent İskenderoğlu

Telden arabaların sarıldığı
Akşam muhabbetleri içinde
Gazoz kapağı aşkına
Yeminler edildiği
Acıkınca mutfak aranmayan
Telli dolapların herkese açık olduğu
Uyku için herhangi bir evde
Herhangi bir örtü altında
Kurulan bisiklet hayallerinin
Uçurumdan düştüğü
Cenazesi bol
Duası sel gibi
Düğünleri evlere şenlik
Siyah beyaz televizyonun
Birkaç evde sinema havası yarattığı
Saklambaçlarda
Kaybolan çocukluğumun
Beni sobelediği
Gençlik yıllarımın geçtiği
Kürek kürek karların
Güneş önüne atıldığı
Önde odun dolu leğenlerle
Yıkanmak için banyo
Arayan anaların olduğu
Ekşili ekmeğe salçaların sürülüp
Közde döner edasıyla yenildiği
Ak dolaklara oyaların işlendiği
Yırtıklarımı komşuların yamadığı
Üşününce soba başı
Kestane öykülerinin dinlendiği
Pekmez kokan ilkokul çantalarının
Siyah önlüklerin acı sinmiş eskimişliği
Kim bilir kaçıncı ayakta yırtılan
Lastik ayakkabıların
Eskiciye on kuruşa satılıp
Yerine develeme alındığı
Kınalanan ellerin
Ramazan sofralarının
Tüm sokağı saran kokusundan
Derin ve anlamlı
Çerez kabuklarına kadar
Haftada bir geçen çöpçülerin peşinden
Çöp tenekeleri ile koşuşturulan
Her acının her sevincin birlikte tüketildiği
Sokaklar vardı
Yüreklerin yumak yumak birleşip
Mezarlık yollarında
Pamuk şekerlerin
Pembe beyaz renkleriyle anlam kazandığı
Bir diyarın
Değirmen sokusuna nisbet öğütüldüğü
Bereketinden nice yaşamlar beslenen
İnsanların özlemi vardı
Anlamsızlaşan yaşam örgüsü arasında
Yaldız yaldız parlayan
Hepimize ait parçaların
Bütünü oluşturduğu
Şiir tadında bir karabasandı beklide
Bunların tümü
Yine de ayırt edilebilir taraflarıyla
İçimde yaşayan
Sonsuzluk öyküsünün
Birer titrek yaprağıdır onlar
Her şeye rağmen eskimeyen
Her şeye rağmen beni ayakta tutan
Her şey adına
Ve gazoz kapakları aşkına
Ölmelerine asla izin vermeyeceğim
Bulanlara bir avuç toprak görünen
Bir sandık dolusu
Altındır benim için
Çocukluğum.

11/06/2004