Otuzikinci Yaş Şiiri Şiiri - Cihangir Ça ...

Bizden çoktan geçti gitti kardeşim,
Seninki de geldi çattı değil mi?
Bir evre mevzusuydu, belki de bir zaman,
Dün de ahir zamandı, bugün de ahir zaman.
Ne değişti, ne değişecek aldırma, boş ver!
Ne harmanlar kalktı gönül evinden...
Doldurulan meyler, boşaldı kadehlerden,
İnerken gözlerden inci, mercan,
Hep tek başımıza kutsadık geceyi,
Ve karanlığa gömdük; evveli, ahiri,
Artık varsa bu an, yoksa da bu an,
Başımızda ki dumansa, hep yangından,
Yanarak pişiyor insan.
Kıvamına gelen bir şey, her şey,
Her şeyse bir şey,
Bir yer her yer,
Her yerse aslında bir yer,
Her vakit bir vakit, o da bu vakit,
Bütün varyasyonları say,
Ne sayarsan say,
Nasıl sayarsan say,
Zay...

Muhabbet çok içimden gelmez,
İki laf etmeyi de beceremem belki,
Ama kamyonla duygu yığarım önüne,
Dününe, bu gününe ve de kalan ömrüne,
Dualar ederim buradan, uzaklardan,
Kıyamam, korkarım tuzaklardan.
Yanında da olamam belki,
Ama başkasından önce ben,
Acıyı hissetmeyecek kadar acıtırım ki;
Sırf, hiçbir acı, incitmesin seni bulduğunda,
Hiçbir ziyankâr, yakmasın yüreğini,
Dünya yıkılsa olmasın umurunda,
Asılmasın yüzün, yakana yapışmasın hüzün,
Ey iki gözüm!..

Dökülse de bahçende yaprakların,
Yeniden yeşerecektir umutların.
Mevsimlere de takılma,
Kalmayacak bulutların.
Belki okyanusta bir katre,
Belki gözlerinde bir damla,
Belki de gülüm damlaya damlaya,
Hem bahçen yeşillenecek,
Hem güllerin açacak,
Hem de rüyaların gerçek olacak,
Bak göreceksin, insan uçar mı diyecekler,
Kozandan bir kelebek kanatlanacak,
Ve uçacaksın...

(Eksik Yolcu - Lal Perküsyon Şiir Kitabından)
(Caner Çağlar'a)