Otuz Yedi Şiiri - Mehmet Can Şan

OTUZ YEDİ -yazıyla-

ya bu içimdeki sanrının gizemi
ya da kaza anında gözlerimin önünden geçen film şeridiydi
güzel pozlar vardı, mesela
boynumda ellerin
kenarları kesilmiş dörde dört vesika
bu memleketten kalan
gülümsemenin yasak olmadığı zamanlardan
yalansa bile öylesine yalan
ama sonra yetmeyince ben, kalkıp
seni sevmenin küstahlığını bağışladım Anadolu’ya
tarlalar sürdüm, güneşin alnına sövdüm
güneş doğduktan sonra açan her çiçekte senin adını gördüm

seni sevmenin otuz yedi farklı senaryosunu okudum
seni otuz yedi farklı senaryoda öldürüp doğurdum
sezaryenler yetmedi, kan parasına boğuldum
ben boğuldum, ama
nefesimin yetmemesi değildi denizin canına okuyan
Deniz'in canına okuyan bir 70’lerdi
bir de ellerimdi işte, çırpınarak hayata tutunan
oysa ben seni sevmenin sağ sol kavgasını gördüm
-sol yine kaybetti-

seni otuz yedi kere öpmek istediğim çok sabahlara uyandım, fazlası boynuma
ben istedim ki serserilik ve devrim koksun bu yuva
biraz da susam
bu yuva, içinde dini boyutsuzlukların nam saldığı
sınırlarıyla Orta Doğu, Kafkas
ve elbette Balkanlar’ın göçmen kızları
o kızlara seni anlattım tam otuz yedi kere
elim ayağım, otuz yediye kadar saymak
ne kadar da ideolojik bir hareket!

boğulduğum çok gece oldu
yoğun bakımlara çok fazla kur yaptım
otuz yedi kez hayata dönmenin ilahi bir karşılığını bulamadım
kutsal bir geceyi milenyumla çiftleştirip mehdi olasım geldi ama
bu soysuzlar tarafından çarmıha gerildi ellerim, tam otuz yedi defa
tam otuz yedi defa etrafında döndüm, ey mescid-i haram!
anlaşılan sana inanmak da ideolojik bir yalan

oysa ben, dedim
pek fazla anlamam yaşamaktan
her şey birkaç küfür
belki biraz da alkolden aldığım hazdan
çünkü yarın olur
ben yine aşık olurum
ben bazen çok fazla aşık olurum
ama anlamazlar
tüm bu yediğim boklar
Tanrı’nın yarattığı kadınlığa şükürlerimi sunmamdan'

otuz yedi defa içtiğim çok gecem oldu, fazlası haram
daniel’ı çok aradım -başında jack olan
aslında otuz yedi farklı daniel’la tanıştım, -başında jack olan
ama bir ben vardım, bir de o işte
içtiğinde otuz yedi kez adını karıştıran
hatırlarsın sandım
adımı otuz yedi kez bahşetmiştim sana
otuz yedi kez tanışıp sarılmıştık
otuz yedi özür, otuz yedi gündüzü olmayan muamma
ama bir sen vardın, bir de o işte
geldiğinde otuz yedi kez sarhoş olduran

şimdi küstahlığını bağışladığım Anadolu'yu ne zaman arkama alsam
ne zaman dönsem kıbleyi Batı'ya
istisnasız yağmurlu bir Podgorica
ve o Yahudi kadına dokunduğum Moreca..
kadehler dolar -kadehler taşar
sevişse Can
sevişmese Yahwa
çünkü her aşk ayrı bir Tanah
her Tanah ayrı bir Allah

belki de ideolojik bir sanattan uzaktı aşk denen tarikat
bak işte ellerim, tutabilmen için diploma istemem
ama ideolojik bir eylem gerektirirdi sevişmek
mezun olması gerekirdi ilk önce vicdan
kanıt isterdi, biraz da susam
zaten beni sevdiğin birçok paralel evrende bulundum ama
hiçbiri etmedi otuz yedi
sonra kalkıp aynı seni
otuz yedi farklı yerinden terk ettim

Podgorica / 27.10.23