Biliyor musun,
yine aynıyım.
Akışımın ertelenmesi,
yöntemin değişikliği değil.
Sana asla benzemem.
Ve başladım.
Karşımda yazdıkların yani sen,
sen,
-var mısın, yok musun-,
Yüreğe akıyor yükseldikçe ısınan kan.
Hava mıydı yükseldikçe ısınan ya da soğuyan?
Her neyse.
Sendeyim ya, mucizenin varlığına tanıksın belki de.
Kan ile beslendiğimizi anımsarsın sevginin rahminde,
Merhametinde hamilimizin…
Düştük,
Tutunduğumuz cidardan,
Hayata…
…şimdi kendi kanımız, canımıza.
Kimsenin kanında gözümüz yok,
canıma düşünce can,
debisini zorlar hiçliğin.
hiçliğine ulaştığında ten,
çavlanı olur coşkunun.
–var mısın, yok musun?-
Dert mi, derdinin olması,
Derdinin dermanın derdinde oluğunu bilenlere.
Dert ki, derman arar.
Derman ise ıslah ederim yanılmasında.
Aklını başına sakın devşirme.
Derdin yok senin.
Yaşamak hangi hal,
Ölüm hangi hal,
Sözüm ona yirmi bir gramın?
Değişim ve dönüşüm.
Hayat değişim, matematik dönüşüm.
Bir çan eğrisi çiziyor matematik,
adına hayat diyor,
canları serbest dolaşıma bırakıyor.
Sürpriz mi, her an, bir canın çan (can mı demeli) eğrisinden zoraki düşüşü?
Çocukluğumuza hiçbir sayının karesi eksi etmez,
ta ki ilk gençliğimizde geçek üstü zahiri âleme,
Aşkın varlığına varana değin.
Birden dönüşür gerçek izafi olana
ve
dahi gerçeği de kapsayarak.
Sahi Taptuk Emre,
Yoldan gelip, yola giderim derken,
Boyutlar arası bir garip yolcu muyuz dedin?
Matematik, şapkasından bir dönüşüm daha çıkartır.
Son kullanma tarihi belirsiz.
Ve derken bir tahta tabutta dual sayılara dönüştürür, tüm âlemi…
-var mısın, yok musun-
Hayat değişiminde.
Yatay sahneler, dikeyle değiştiriyor kendisini.
Değişim için, matematiğin dönüşümüne aç.
Doyumsuzluk,
Onluk sistemde parasını bozdurup,
ikilik sistemde heyecanını harcıyor.
Yetmiyor.
On altılık sistem dahi…
Katlanıyor hayat,
matematiğin boyunduruğunda.
2 K…3K…4K…
-var mısın, yok musun-
n boyutlu evreninde iken matematik,
üç boyuttan “dördüncü boyut, zaman”ı keşfediyor,
çaylak kaşif hayat.
Ne garip değil mi,
zıt kutuplar cezbederken birbirini,
benzerler arayışı akılın…
Aktım be,
akarında aktım hücremde,
akıntıya karşı belki de.
Olsun.
Sana asla benzemem sevgili.
Olsun,
Ey şair senin olsun
son söz.
* “Beni ancak bir benzerim öldürebilir.”
Ötesi berisi mi sevgili?
İnsan ki,
Soykaya kalan öteberisi..
Taş İskele
Kayıt Tarihi : 15.12.2022 13:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
* “Beni ancak bir benzerim öldürebilir.” Cezmi Ersöz
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!