Yalçın duruşları, dağlar,
Çakılmış yılmaz umutlarına adamların.
Harman gibi dağıtılmış zorluklar
Belalar, pusuda basılmış,
Prangalar parçalanmış
Defterler dürülmüş
Ve düğün...
Düğün,
Aşkla dolu idmanlar,
Kar beyaz vücutlar üstünde, nazlı...
Büyür, bir türkü naifliğinde,
Yıldızlara uzanan ezgilerin.
Alınların aklığında bir şafak, bir düş,
Gün gibi büyümüş...
Gel gör ki,
Oflar, bizi buldu.
Darlar, karanlıklar nasıl ha,
Tek başına, acılar burgu burgu
Halbuki yürürüz üstüne, çıplak,
Dururuz göğüs göğüse, kaygısız,
Korkutamaz ne bir bıçak, ne bir kasatura,
Karanlık kahrol, kahrolsun durduğun yer,
Ah geceler, efkarımı büyüten zelzeleler,
Ve hasret,
Güzel,
yaşanası günler neredeler...
İçimdekiler, bir damlada toplanan,
bir umman, mavi, uçsuz bucaksız,
sınırsız, kıyısızdır,
dalgalardır çarpan...
Gördüm, gözlerin dargın,
hüznün eflatun bir buhurdanlık,
neden kaburgamı parçalar gece,
Ve neden ağlıyorsun, ansızın?
Gözlerimde yağmaya hazır bulutlar,
Utanayım mı, saklayayım mı?
Erkekçe değil diyorlar,
Ürkek adımlı sansarlar,
Dile düşürdün,
Ele güldürdün ya
Darılayım mı, sarılayım mı?
Titriyorum,
Bu kaçıncı deprem...
Gözlerimden yağdı bulutlar,
Utanmak yok, saklamak,
Ayan beyan acı çekiyorum,
ve kara sevda...
incecik, bir usul su,
değer dudağıma, duramam,
alır, götürür beni dudaklarına...
işte, hürriyet,
işte, sevda
ve tamam
ötesi angarya
Kayıt Tarihi : 5.11.2007 23:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bir yaşanmışlık hayatına da dokununca, yazara hislerini yazmak düşer...
kutlarım dostum hissettiğin duygularını paylaşırcasına...
saygılarımla
Aydan Küllüce
TÜM YORUMLAR (1)