Otel Şiiri - Yorumlar

Edip Cansever
8 Ağustos 1928 - 28 Mayıs 1986
202

ŞİİR


599

TAKİPÇİ

Denizin alçalışıyla otel bir düştü
Binlerce kalıntı şehir değerinde
Sularla kaçışan ölümler türküsü
Sırdaş olan denizlerin diline
Taşlaşmış hayat ürpertileri ardından
Şekilsiz, oynak ve iniltili
Pembe, daha doğrusu bir çocuk gülüşü renginde

Tamamını Oku
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 15.10.2012 - 12:32

    han şiirleri özellikle faruk nafizin sanki hanlara veda ve jübile yapan şiiri han duvarları geliyor aklıma

    halen yaşayan,cumhuriyet dönemi nadidelerinden, Bekir Sıtkı erdoğanın ismiyle değil de, ilk dizesiyle bilinen şiiri geliyor sonra aklıma..gurbetten gelmişim yorgunum hancı..

    han ve şiir gariplik gerbet yalnızlık gibi duyguları çağrıştırır ancak otel konseptinin sosyolojik olarak farklı bir yeri vardır

    necip fazılın otel odaları isimli şiiri hala ''han' duygularına yaslanmış bir şiirdir ancak otel kavramı şiirimizde ve özellikle sinemamızda daha geniş bir sosyoloji ile işlenmişdir

    bu film özellikle anayurt otelidir..

    bu otel sıradan iş takibi için gidilen bir kaç günlük uğrak yeri olan bir otel değildir..

    şener şen in Eşkıya filminde de bir kesit verilen beyoğlu otelleri gibi bir oteldir bu edebitaımızın ve sinemamızın ilgisini çeken oteller..bunlar pansiyon ve hotel arası yaşam alanlarıdır..ankarada şimdilerde çoğu yıkılan hergele meydanı civarı otelleri ile beyoğlu pansiyonvari otelleri..

    beyoğlu pansiyonlar esasında şimdilerde edebiyat ve sanatımızın en önemli isimlerine mekan olmuş bohem bir hayatın doğduğu ve yaşandığı zeminlerdir..mesela burada necip fazıl ve bedri rahmi ve sait faik bazan aynı odayı paylaşmışlar ve bir öok edebiyatçımız birlikte kalmıştır..

    bu mekanlar sıradışı hayatları konuk etmiştir..cinsel tercihleri farklı olanlardan tutun da huzurevi gibi kullanan konsolosları, yeraltı dünyasını..karadenizli doğulu müteahitleri, yurtdışı sığınmacılartını vs. vs.

    edebiyat ve sanat dünyası, kurgusunu elbette olağandan çok olağandışı haller içinde bulunan insan davranışlarındakii gerilimden beslenmek ister..

    devam etsek mi acaba yoksa çok mu dağıttık diye düşündüm bir an...bakalım..ama bir toparlama yapmak gerekiyor yine de bir sonraki yazımızla

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 15.10.2012 - 12:10

    otel ve sosyolojisi ..bu sosyolojiye temas edenlerin psikolojisi..

    Buradan yaklaşmayı düşündüm elimizdeki metne..

    yeryüzündeki canlılardan bitkiler hariç insanlar ve hayvanlar hareket eder ve duraklar..bu devinim içinde sürdürürler bu dünyadaki hayat denen süreçlerini..

    mağara kovukları , kuşlar gibi ağaçlar üstünde yuva yapmalar, dağ başlarındaki metruk kulubeler, müstakil han'lar, kervansaraylar içinde yer alan hanlar,ipekyolu güzerhandaki derbentler,yakın zamanlara geldikçe oteller,moteller, kentlerdeki daha uzun konaklama yerleri olan pansiyonlar,sonra tatil köyleri

    sonraları bir zamanların kervansaraylarına tekabül eden büyük kentler ..özellikle kapitalist yayılımın sahraya çıkmadan önce mola verdiği kentler..singapur dubai v.b yaklaşık on site devlet türü şehirler....

    Bunların hepsi farklı yaşam biçimlerine ve farklı duygu zincirlerinin oluşumuna yol açan mimari seçenekler..

    Dolayısıyla , uygarlıkların aynası olan edebiyat içinden yansımalar vermesi doğal..

    Türk edebiyatında han olgusu , han duyguları cumhuriyetle birlikte otel duygularına dönüşmüştür..

    bir sonraki yazıya bırakalım söyleyeceklerimizi sıkmamak için okuyucuyu..

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 15.10.2012 - 11:53

    Gelelim seçki heyetine...yıl 365 gündür..bu 365 in bir kaç gününü istisna edersek bu heyet bize genelde ortalama şiir ebatı diye bir tasnife uygun şiirler seçiyor..Buraya dahil olan arkadaşlar genelde şiire en azından bir kaç yönüyle dahil olmuş, , branşında ihtisaslaşmış ve söz sahibi ve şiirle alakası en azından heyetin bir önceki üyelerinin genel kabulü ile onaylanmış insanlardan oluşuyor..Şiirle oldukça içli dışlı bir heyet senenin bir kaç gününü de bırakın kendileri için seçsinler..o kadar da iltimas geçemezler mi yani kendilerine..

    neyse ben de her yöne bırakınız geçsinler diyen ve arabaları çarpıştıran trafik polisine dönmüş gibi hissettim kendimi..

    şöyle anlaşalım olmazsa..bugünkü seçkiyi veya yıl içinde birkaaç günlük seçkiyi genel temayül dışında sineye çekelim..lakin yol olmasın..okur ortalaması esas olsun

    :)

    şiirin kendisi hakkındaki duygularımıza bir sonraki ülfetimizde değinelim

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 15.10.2012 - 11:39

    anlaşıldı..şiirle ilgili konuşmadan önce şu üçgeni ele almak lazım...şiir, okur ve seçki üçgenini..

    Bir şiir, bazan tek kelimedir..bazan bir kaç cilt oluşan bir kitap..

    mesneviler de şiirdi bir zamanlar..murabba veya rübailer de..

    Hatta en meşhur şairlerin her ikisine dair örnekleri de mevcuttu..

    Demek ki bir şiir dediğimizde aklımıza şiirin kelime sayısı ile bir hudut teşkili doğru olmuyor..

    Bir tema ya dayalı uzun ve destansı şiirler günümüz şairlerinde de görülen bir durum..leyla ile mecnun, sezai karakoçta müstakil bir kitap...nazımın, istiklal harbini anlatan uzun şiiri mesela aklıma gelenlerden.. Faruk Nafiz Çamlıbel’in akın ve özyurt manzum piyesleri, necip fazılın mevlud kabul edilebilecek kitabı..ismet özelin bir yusuf masalı ..daha yüzlerce sayabiliriz..

    Dolayısıyla , şairin bu otel temalı şiirini bu nedenle yani çok uzun olmuş diye suçlayamayız..

    gelelim terazinin okur ayağına ..elbette spektrumu çok farklı bir topluluk okur..ancak biz bu geniş spektrum içinden antoloji okurunu geneli ve psikolojisi itibariyle nereye oturtabiliriz..antoloji ismini seçen bir site var. ve biz şimdi buradayız.nedir antoloji..şiir seçkisi kitaplarına verilen ad..peki antoloji kitapları ne yapar..muhtelif şairlerden tadımlık ve karakteristik şiirler seçer..antolojiden hareketle şaire yönelir insanlar..ruhi bir akrabalık kurunca da o şairin dünyasına girer ve belki de tüm kitaplarını alırlar..artık o şairin upuzun şiirlerini bazan sırtüstü yatarak veya uzandığı yerden elini çenesine koyarak nerede nasıl havaya girebiliyorsa o şekilde kitaba trans olurlar..Bu bakımdan edip cansever in yerçekimli karanfil ,masa da masaymış ha, gül kokuyorsun gibi mutfağındaki yemeklerden bir kaşık almak ister okur..ve o tad ne kadar yönlendiriyorsa o kadar devam eder o mutfaktan beslenmeye..

    seçki kurulu ne düşünmüş e gelince onu da bir sonraki sohbetimizde anlatalım...

    Cevap Yaz
  • Selma Ecer
    Selma Ecer 15.10.2012 - 10:32

    Eh işte Edip Usta...
    100 üzerinden 59 puan.

    Cevap Yaz
  • Abdurrahman Güleç
    Abdurrahman Güleç 15.10.2012 - 10:19

    sayfanın okunurluğuna,şiir kalitesi, yorum sayısı, puanlama, gibi parametrelere bakıldığında, burada yapılan işlerin ne kadar doğru ve sayfanın ne kadar amacına uygun kullanıldığı hakkında net bir bilgi veriyor...bu sayfa gerçekten şiir gelişimi ve şairleri teşvik, şiir severleri buraya çekme amacı gütmüyor...

    Cevap Yaz
  • Bayram Şeyda
    Bayram Şeyda 15.10.2012 - 09:49

    şiir 'düştü' derdemez sayfadan kaçtım. ne olur ne olmaz tedbirli olmak lazım. enkazın altında kalıp AKUT ekibini beklemeye tahammülüm yok.

    Allah insana akıl vermiş. elbette her zaman doğru kullanamayız ama göz göre göre de çöken otelin içerisine girmek bile bile lades olur. böyle bir durumda dışarıdan bakanlar aklını 'peynir ekmekle yemiş' derler.

    okuyan cefakar emekçilere afiyet olsun diyerek ayrılırken saygılar sunarım.

    Cevap Yaz
  • Naime Erlaçin
    Naime Erlaçin 15.10.2012 - 09:26

    Bu metne yorum filan yapamam!
    Öyle bir dağıldım ki kafamı toparlayamıyorum çünkü.
    “Günün Şiiri” nerede?

    Cevap Yaz
  • Feyzi Kanra
    Feyzi Kanra 15.10.2012 - 08:41

    Akıl bütün gidilecek yolları bilse bile,gene aşk yolunu bilemez,şaşırır kalır.

    Mevlana Celaleddin Rumi

    Cevap Yaz
  • Feyzi Kanra
    Feyzi Kanra 15.10.2012 - 08:38

    ((

    İçki de içiyordum, hem de sert içkiler içiyordum
    Bazen bir iki bardak
    Bazen de sabahtan akşama kadar
    Durmadan içiyordum
    Canım elbette, diyordum, nasılsa
    Otel batacak, otel batacak ))

    ŞİİR YORUM...

    ''Öyle Yaa

    Al benden de o kadar
    Ne yapsam ısınamadım
    Sabrımı sınadım
    Kendi kendimi kınadım
    Belki ısınırım
    Koşar adım okur
    Birşeyler kaparım
    Iıı ıhhhh ısınamadım.
    Uzadıkca uzadı
    Neydi şiirin adı
    Aklımda kalan şairin adı soyadı
    Edip Cansever..
    Sorun bende hata bende
    Kimbilir ne sakatlık var kimde?

    Akla da fazla güvenmemek lazım.
    Fazla kaçıran birisi
    Daha dün yine ezdi
    Kaza yerinde görev yapan polisi.
    Beş de yaralı.
    İçipde
    Araba kullanmasını beceremeyen adam
    Şiir yazabilir mi.
    Yazar mı yazar.
    Üstelik uzar da uzar mı
    Uzar...
    Kimbilir hata bendedir
    Neme lazım
    Fazla kurcalamaya gelmez
    olur ya elimde patlar
    En iyisi bırak gitsin.
    Ezilen ezilsin
    Yaralanan yaralansın
    Sana ne..
    Öyle yaaa
    Bana ne? ? ?

    15ekm2012

    Feyzi Kanra


    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 32 tane yorum bulunmakta