Bu gecede yalnızım otel odamda
Herkes tatlı uykusunda
Bir tek ben ayaktayım
Koca şehir ile dalga geçerim
Sıra sıra elektrik direkleri ile oynar
Gece bekçileri ile arkadaşlık ederim
Birde oturur boş hayaller kurarım
Sigaram bitince sokakta insan kovalar
Gecesini uzatmaya çalışan
Tek tekçilerden sigara alırım
Çöp bidonlarının içinde yakılan
Ateşin kekremsi kokusu altında
Bafra sigarası içer maziye dalarım
Bir tek Tahsin vardı
Yalnız gecelerde bizi ziyarete gelen
Kumarda kesilince bize uğrar
Bir müddet Hasbihal eder
Biraz para temin etmeye çalışırdı
Oda olmazsa askıdan aldığı
Ekmek peynirle karnını doyurur
Yarınki mesai için biraz uyumaya
Yılgın biçimde odasına giderdi
Şimdi dışarıda yağmur başladı
Derinden yağıyor anılarımın üzerine
Bidondaki ateşte sonunda söndü
Bu yılgın hasret akşamında
Işığım söndü hülyalarım öldü
Şimdi etrafı sardı ıslak toprak kokusu
Gün içinde defalarca voltaladığım
Sokaktan gelen akasya dallarının hışıltısı
Kabaran arzularım hıçkıran özlemimle
Galebe çaldı şimdi müthiş bir yaşam korkusu
Fakat ben hala yılgın hala yorgunum
Hesaplaşmalıyım sırtımdaki yüklerimle
Yıllar sonra o eski otel odamdaki
Penceremdeyim ve halen yalnızım
İçimden çok şeylerin koptuğunu gördüm
Sen benim asude hülyalarımı öldürdün
Yanlızlıklar içinde bir hayata mahkum oldum
Ben o zamansız yağmura hâlâ dargınım
Kayıt Tarihi : 27.12.2023 01:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!