(Ben Seni Sevdim
Mehteranın yaylaya konuşlandığı günün
Bir başka sabahında
Davlumbazlar yankılanmaz oldu
Şakaklarımda talihsizce
Al duvaklı gelin
Son kez salındı otağımızda
Yetim yaylaların yamaçlarında
Saçlarını dağıtmışsın kırlara
Bana ait olan yüreğini
Merhametle dolu yüreğini
Bölük pörçük etmişsin
Sonrasında
Alaca karanlığın hüznüyle
Yıllarca bekleşmekte
Bekleşmekte analar çocuklar
Öncesinde sürüyle çakallar çıkagelmişti
Ve yüreğinin sahibini
Haince kovdukları gün
Oysa yüreğini koruyan
Şanlı süvari pek yiğitçeydi
O şerefiyle gidince
Yüreğinin her köşesine
Namertler şerefsizce oturdular
Her namert kendi cenahından
Kendi zehrini defaten kustu
Kartallar öldü
Kargalar güldü
Ben seni sevdim
Beni kaç akşamın
Kaç gecenin
Alaca karanlığına hapsedemezsin
Çünkü ben seninle varım
Sensiz sudan çıkmış balık gibiyim
Suyu çekilmiş mi ki bu denizlerin
Yoksa zulmetten görünmez mi oldu
Yok mu bir damla rahmet
Dudağıma değen
Şehit kanı
Topraktı aziz olan
Senfoni aklın sığ hali
Hep aynı terane
Yoldaki camlar
Ayaklarımdaki kanlar
Gerçek olan sana olan sevdam
Ah bedenimce uzun süren kâbuslu gece
Zırva karabasan gibi
Gelip bu epeyce uzun süren
Gecede durdu
Yürüsün yollar bulutlarla birlikte
Saçların salınsın göğsüme doğru
Zırva tevil götürmez
Bu yalancı tarihin mumu çoktan söndü
Çıksın kadim olan anlatsın bilgece
Ayan beyan olanı
Düzensiz konulan taşları
Yapı taşlarını, köşe taşlarını
Deniz gözlerinde raks eden
Çakıl taşlarını
Şiir set kuruyor taşlara inat
Taşlar yeniden yerli yerince
Otursun da durulsun bulanık sular
Kayıt Tarihi : 17.7.2014 13:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!