Bir umuttur
Düşer yağlı kollarına
Sarmalarsın onu
Çekersin koynuna
Baskıyla eğitilir azarla işlenir
Hürriyet sanır ezilmişliği
Bir günlük oyuna bile hasret bırakılmış
Çırak diye hırpalanan
Ostim sanayi çocukları
Anahtar ve çekiç taşıtılır önce
Küfür ile eğitilir ana avrat
Kokmaya başlar nefesinde
Yanmış yağ karpit potas
Sömürü çarkına yeni bir dişli
Bir zincir daha eklenir
Dönerek çeker ondan sonrakileri
Mengene ağzında boyanır sevdası
Ağır ağır yaklaşmaya çalışır ışığa
Kalfa olacaktır
Sonrada ustası yaptığı işin
Vurur hırsla çekice örse
Öfkenin yüreğe vurduğu gibi
Hasret kalmıştır sabah uykularına
Doğan güneşe hasret
Ustası olmak için sanatın
Takmak için koluna altın bileziği
Katlanır tüm baskılara
Yaşları küçükmüş
Benizleri solukmuş
Ölecekmiş kalacakmış kimin umurunda
Bir zincir daha eklensin çarka
Bir dişli daha fazla dönsün yeter ki
Zaten öyle söylemiştir babası
Eti senin kemiği benim
Bu sözlerle perçinlenir köleliği
Büyürler küfür duya duya tokat yiye yiye
Suyuna zehir konmuş
Bıçaklar gibi bilenerek büyürler
Yaralı parmaklarına
İşeyerek birbirlerinin
Altın bilezik
Kölelik zinciri olurken bileklerde
Gülen bir yüze hasret
Tatlı bir söze hasret
Açmaya başlar güller
Tomurcuk güle dönüşürken
Hayata bir sevda başlar
Bir başka sevdadır bu
Suyla değil
Yanık yağ ile sulanmış
Sımsıcak öpüşlerin özlemi çekilirken
Bir türkü tutuşur dillerde
Sevdadan yana hasretten yana
Yaşanmadan yiten çocukluğu
Bir özlem oluşturur dillerde
Büyürler yavaş yavaş
Ama hep çocuk kalırlar
Ostim sanayi işçileri
En güzelini öğrenmişlerdir küfrün
Kendinden sonrakilere miras kalsın diye
Oda ondan sonraki kuşaklara
Öğretir küfür ile sanatı
Direnmek çok yabancı sözdür
Hak aramak yüz kızartıcı bir suçtur
Patronun yüzüne konuşmak zordur
Ardından küfrün en güzeli savrulur
Onlar bizim işçilerimiz
Hoşnut değildir ya baskılardan
Baskıyla işlenmişler bir kere
Özgürlük sanırlar
Yarı ağlamaklı gülüşleri
Bir tokat gibi şakağında patlayan
Yoksulluğun utancıdır
Zulme direnmek uzağında onların
Açlığa ve
Zemherinin soğuğuna direnmeyi öğrenmişler
Boyun eğmezler yoksulluğa
Ancak hastalık yıkar onları
Yinede yenik düşmemek için hayata
Direnirler yürek yürek
Hastalığa direnirler
Doğaya meydan okurcasına
Buz tutmuş yaşamı ısıtmaya direnirler
Gripmiş zat üreymiş
Oracıkta ölecekmiş
Umursamaz yaşamı
Yeter ki işinden olmasın
Yaşama direnirler
Hastahane kapılarında
SSK'dır çalacakları tek kapı
İnsan yerine bile koymazlar
İterler kakarlar dışlarlar onları
Onlar ki ostim sanayi işçileri
Kolay değil şafağın ardında kalmış
Umutların gün ışığına çıkması
Nakış nakış işlerler çelikleri
Kaynakla elektrot la yazarlar
Ezilmişlikten özgürlüğe özlemlerini
Yanık motor yağıyla süslenmiş
Çırağın ustası kalfası
Rengin desenin en güzelini yaratırlar
Boyacı elleriyle yaşatırlar güzelliği
Ama istediği rengi veremez umutlarına
Ostim sanayi işçileri
Ülkemde yaşayan bütün emekçilerin
Ortak sorunudur Ostim'ler
Şubat 1987
Abdullah OralKayıt Tarihi : 22.8.2003 09:57:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!