Osmaniye
Seni düşündüm geceden sabaha
Nergis kokusu kollarına sarılarak
Dünün çocuk olduğu çığlık seslerinde
Yeşil yeşil yürekten akan seslerle
Bereketli çuvalları can yeşili
Elleriyle coşan ırgatları tarlada Osmaniye
Yücelerin yücesinden Zorkun yaylasında
Göğsünde nakış bezeli yuva arıyordu
Soluk aldı ardıç ağacının altında
Zıplayan koşması çayırların yeşilli
Kızı erkeği kıymetli, özgüvenli
Düğünleri şen şakrak coşturan Osmaniye
Renkli ışıklar boncuklar serpilmiş
Kuşun kanadında yeşeren ümitleri
Saçlarına dokunan, kollanan resimleri
Hasreti tüttüren, yutturan
Riyakârlığa yol aldırmayan
Çoluk çocukları türküler söyleyen Osmaniye
Aslantaş müzesine yöneldi, kaybettiği yuvasına
Üzülme, üzüntüye yenilme uçuyor sessizce
Karatepe kilimleri arasında kök boya yuvaları
Dokunur gözleri gülerken düşündüren
Asla haram yediremez onurlu gururlu
Haksız kazanç elde etmez Osmaniye
Kral ağaçları sokaklarında, kaldırımlarında
Sevgiyle yaşamak isteyen kalelerini seyret
Yüce ulu Toroslar, ovasında yaylasında
Cesareti özgürlük kucaklayan
Oraklarla otlar biçilir deste deste
Özgürlüğü sevgiyle kucaklayan Osmaniye
Safir taşlı nehirlerin umut dolu gözlerinde
Elinin tersiyle itmezsin duygusal ritmi
Dizelerin nağmeleri mızrabında çok güzel
Bulutların kaybolmuş ayazında ışıldayan
Gölgeye geçilir dut ağacının
Güneşin ışıkları teninde yalar Osmaniye
Karaçay kaş olur, kırmızı gelincik
Yenilmeyen düşleri kucaklayıp sarıldı
Yavaş yavaş yürürdü şehit mezarları başında
Kuş cennetiyle yola çıkan
Akşama doğru susuzluk halkası fıçısı
Güle oynaya gülleşen tarlada Osmaniye
Kınalı elleriyle ayakları üzerinde duran
Al bayrağa sarılı tabut başında
Ağıtların bol olduğu şehitlerin şehri
Annelerin sancısıyla sızlar
Elleri ayakları üzerinde duran çocuğu
Taşlı nehirlerin gözünde umut Osmaniye
Koza pamuğu dalları altında unutulmuş yuva arıyordu
Tarlada yer fıstığı coşturan ırgatlara
Beyaz altın tarlalarında çocuklar gibi şen
Bereket fışkıran sularıyla beslenen
Ardıç ağacının altında unutulmuş yuva arıyordu
Tarlalarda çocuklar fıstık çekiyor Osmaniye
Tarlada sürülerle uçan sığırcık kuşları özgür
Yeşilin ruhunda yeniden doğuşu
Değişikliği hissediyor sorgusuz sualsiz
Çalışkan kadınların imece usulü
Tazesi yerde, kadın değerli köyünde
Ruhu, Kırmıtlı köyüne yol alan Osmaniye
Yazıya mağaralı tepesinde bizler sizler onlar
Yüreğin kuşları cıvıltısı yoksula kucak açan
Sıcaklık kırk dereye uçtu kızılkanatlı
Baş kavrulur tepesine bakamazsın
Alevî yalımlar vurur yüzüne
Güneşin kızıllığı kaybolmadan toparlanır işçiler Osmaniye
Elife ERGAN(Elifçe)
Kayıt Tarihi : 7.1.2019 16:36:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Osmaniye sevgisi...Özlemi
TÜM YORUMLAR (1)