Bana benden yakınsın, ellerinde kaderim
Senden geldim Allah'ım, yine sana dönerim!
Açık gizli herşeyi bilirsin ve görürsün
Dilersen yaşatırsın, dilersen öldürürsün
Dünyamıza yeniden nuru doğdu tevhidin
Hayat buldu, yeşerdi yeniden dünya ve din
En kısa tarifi bu, Millet-i Muhammed'in
Salât ü selâm olsun sana, ya Ya Rasûlellah
'Oku' emriyle cehlin kuruttun batağını
Tarihlerden on biri doksan sekiz Mart'ının
Çarşamba, kara kışın tükenen son nefesi;
Gecenin ikisinde, bir telefon hattının
Ucundan: 'Öldü' dedi bacımın yanık sesi.
Der demez iki yandan yükseldi bir hıçkırık,
Bir kara haberdir geldi, dediler
Has bahçenin gülü soldu, dediler
Hocamız Muhyittin öldü, dediler
Ölmedi, sakın ha inanmayınız!
Öldü diyenlere aldanmayınız!
Secde halinde her an önünde bütün hilkat
Ey ezelden ebede uzanan tek hakikat
Herbiri öz diliyle takdis eder adını
Sana kullukta bulur var olmanın tadını
Melez kollarını sardın belime
Paslı kelepçeni vurdun elime
Çapraz makasını serdin dilime
Bu defa canıma tak dedin, gurbet!
Yolların dikenli bir uçtan... uca
https://youtu.be/FJ9OUVwqoJA