Serilir kuru bir yaprak gibi
Bir yıl daha ömrümden
Düşer boşluğa
İçinde sevgi yüklü hüzün yüklü
Mutluluklara gebe
Hasret yüklü umut yüklü
Kalbimde aşkın var gönlümde ateş
Öyle bir ruh sevdim ki ruhuma eş
Dilime vuruyor gönül ateşi
Beni sever mi ki ruhumun eşi
Arzular bedeni sarmış kuşatmış
Hayaller umutlar bir bir tükendi
Ruhuma sürekli acılar bindi
Mutluluk yağmuru yağmadan dindi
Benim kaderimde mutluluk yokmuş
Yarın yarın diye sabırla durdum
Ellerinden sıcak bir çay içseydim
Şekersiz olsa da tadı başkadır
Rüzgar olup gözlerinden geçseydim
Gözlerinde aşkın tadı başkadır
Kalp ateşle yansa yansa tutuşsa
Baykuş olup daldan dala konamam
Mecnun olup Leyla'sına yanamam
Aşk şarabın içsem yine kanamam
Bu aşkın sırrına eremez oldum
Hep tozludur yürüdüğüm yollarım
Eskiden gülüşün bana yarardı
Gözlerim her yerde seni arardı
Nefretin yüzünden ruhum karardı
Bilesin bu aşkın katili sensin
Vererdiği sözleri yabana attın
Zaman ömrümden akarda gider
Her gün hayatımdan bir sayfa düşer
Ayrılık seveni bir mecnun eder
Yaşarken dünyada mezarın eşer
Kader defterini hicran doldurur
Zindana düşmüşüm görünmez dağlar
Bozulmuş bahçeler urumuş bağlar
Gözlerim yerine yüreğim ağlar
Yare mektup yazdım cevap gelmedi
Hiç tükenmek bilmez gelen gidenim
Mevsim sonbahar kışa dayandı
Yaprakların rengi sarı boyandı
Severek ayrı olmak asıl koyandı
Gözü yaşlı bekleyenim var benim
Sevenler ayrı koymak zulümdür
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!