yalınayak gelip geçerdin gönlümden
ruhumun dikenleri secde ederdi
bir ezberim vardı sana söylenesi
utanır senden hayaline söylerdim,gülerdi
iyi ederdi gülmekle
o gülmese ben ağlardım
kadınım
kadın mısın/ toprak mı
başak başak bebeler
sende yürek
sende sevda
sende emeğin kokusu
en olmadık yerlerde bekliyorum seni,
ayın şavkında mesela
yıldız yağmurunda bekliyorum
gelmezsen geceyi yıkayacağım
kanla
öyle bekliyorum
ah bir yaprak olsaydım diyorum
sonbahar mevsiminde
ve sevdamı boyayıp sarıya
bir çınar dalında salınsaydım
çünkü sen bir rüzgardın aslında
ve ben estiğin kadar özgürdüm
seni görünce
içimde dağlar büyür içimde
üstünde amansız fırtınaları ruhumun
estikçe karışır kokusu birbirine
henüz işlemediğimiz günahların
seni görünce
sana bu çiçekleri ben gönderdim
yortu imparatorluğunun küçük kızı
ben; bu milletin en delisi
güzellikler efendisi
bu çiçekleri ben gönderdim sana
dikenleriyle...
bir tanrıyı sever gibi sevdi
mecnun leylayı yıllar boyu
tam kavuşacaklardı da arada
çöller büyüdü
çöllere hükmedenler
büyük aşk istemedi
baktım
saçların dağınıktı
dalga dalga
daldım
boğulacaktım
baktım
1.Duvar
bu duvarda bir kapı var
girsem de bir çıksam da
2.Duvar
biriktiriyorum birlikte yaşanmış tüm damlaları
bir çınarın yılları biriktirdiği gibi
ve her yaprağına yazıyorum adını
adın dilime sürülmüş bal gibi
dost yüzüne boyuyorum güneşi
şiirlerinizi büyük bir zevkle ve beğererek okuyorum.
şiirlerinizi büyük bir zevkle ve beğererek okuyorum.
şiirlerinizi büyük bir zevkle ve beğererek okuyorum.