Osman Karahasanoğlu Şiirleri - Şair Osma ...

Osman Karahasanoğlu

Nerde olursan ol, imanın varsa
Bütün dünya küsse, bilerek geçer
Her türlü şeytanlar,etrafın sarsa
Düşmanı olsa da, bilerek geçer

Allah’a inanan, daha ne bulsun

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

İskenderiye Nil deltasında, bir şehir.
Gündüzleri sıcakta, olursun esir.
Temmuz sıcağında, hele hiç gezilmez.
Akşam dan, sabaha kadar gezsen bitmez.
Caddeler cıvıl, cıvıl, insandan geçilmez.
Ramlı’da sahilde git, gidebildiğin kadar.

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

Çankırı kalesi: Romalılar, Bizanslılar, Danişmendliler
Selçuklular, Osmanlılar döneminden, günümüze bir yardır
Emir Karatekin Bey Türbesiyle Çankırımızı şenlendirdiler
Güzel Çankırı’m; Emir Karatekin’le de, bizlere tam yardır

Bu bölgede yaşayan ilk halkı; Hatti, Luvi, Arzavallılar

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

Yerlerden,göklerden, seni sorarım.
Bir izini bulsam,durmaz ararım.
Aşkından tutuştum, hala yanarım.
Bir gün huzur buLur, ey nazlı gönül.

23.08.2007

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

İhlâs hakkında

Rahman ve Rahim olan Allahın adıyla
1-İhtilafa düşmeyin, sonra cesaretiniz kırılır, kuvvetiniz elden gider.(Enfal suresi:46)
2-Allah için namaza durup kıyamda bulunun(Bakara suresi:238)
3-Nefsini günahlardan arındıran, kurtuluşa ermiştir. Nefsini günaha daldıran ise, hüsrana düşmüştür.(Şems suresi:9-10)

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

/////////////-1-//////////////
köy kahvesinde oturmuşlar
dedikodu yapıyorlar
kağıt oynuyorlar
tavla atıyorlar
kıymetli vakitlerini

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

Güzellik ve iyilik sahibi,
Güzelliğini ve iyiliğini,
Görmek ve göstermek ister.
Hem görenlerin gözüyle,
Hem de kendi gözüyle,
Güzelliği hakkında söylenenleri,

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

Atışma başlamış, kaldım bak yaya
Yirmi bir aralık, tutmadı maya
Atmak için oku, taktım hem yaya
Böyle safsataya, gülmek yakışır

04.03.2013

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

Giden gemiler hep hasret yüklüdür.
Gidenler üzgündür kalanlar üzgün
Her ikisinde de özlem köklüdür
Hep el sallayanlar her zaman üzgün

08.10.2008

Devamını Oku
Osman Karahasanoğlu

Bugünkü konumuz İnsan üzerinde duracağız:”Ben gizli bir hazine idim. Bilinmek, tanınmak, istedim; bu sebeple de beni tanımaları, gizli kemalat ve cemalimi bilmeleri için mahlûkatı yarattım.”(1) Buyrulmaktadır. Kâinatın yaratılması güneş sisteminin ve yer kürenin canlıların yaşayacağı hale getirilmesi üzerinde durmayacağız Bunlar hepsi insanın yaşayacağı ortam hazırlandıktan sonra, bu kâinatta oturması ve yaşaması için, başlıca iki sınıf varlık vücuda getirmiştir

1-Ruhaniler.

Ruhanilerde üç sınıftır.

Devamını Oku