Bıraktım resmini elimden
Ben ruhunu istemiştim
Cansız bir kağıt parçasını değil
Gidiyorsan sana ait herşeyi al yanına
Hatıralarıda topla yapabilirsen
Her an hatırlayıp kanamamalıyım..
Ben bir askerim
Pencerenin altı nöbet yerim
Rahat uyu sevdiğim
Ölene dek beklerim...
Garip bir yabancıydın bu şehirde
Ağaçlara kuşlara bile yabancıydın
Sokak köpekleri bile ıssız bakardı gözlerine
Yapışıp kalırdı yüreğine yalnızlığın
Sarışın bir kız severdin
Bizim ki her çiçekten öz alma merakı değildir;
Biz özünü korumuş bir çiçekten bal yapma sevdasındayız! ..
Merhaba İstanbul
Ben geldim.
Şehirlerin payitahtı
Ne kadar da yakışmış güneş gökyüzüne
Bulutlar ne güzel durmuş
Denizler uzanmış sana sarılmak için.
Seninle ölüm nasıl?
Unuttum nasıldır kollarında akşam?
Anlasan derdimi....
Ah bir anlasan!
Sen geleceksin diye
Geldim dünyaya.
Seninle kesişsin diye yürüdüm yolları..
Bu şehir sen varsın diye güzel;
Sen geçtin diye sevdim kaldırımları..
Bir Eylül akşamı farkettim onu
Eylülün yalnızlığında yanlızlığımı paylaştı hayali
Bütün bir sonbahar;
Sevdam döküldü dallardan yaprak yaprak.
Kar altında kaldı kışın
Ezilmedi. Dipdiriydi kardelen gibi;
Anahtar yine paspasın altında
Eski yerinde
Kapım açık sana
Ne zaman istersen gel.
Kalbimi ise kilitledim
Vakit ayrılığın vakti
Gidiyorsun bu şehirden
Tükenmez dertlerimle
Beni bırakıp gidiyorsun...
Git...Güller açsın yollarında
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!