Sen yanımdayken yüzümdeki gülücüğün,
Ölüme cesaretle gönderdiğim öpücüğün,
Ve sayende Mecnunlukta alacağım ün,
Umrumda mı sanırsın; Sebeb-i mutluluk...
Davama daha başka aşkla bağlanmamın,
Sükuttan bihaber inlemekte gönül sazım.
Şu sazıma söz veren ay yüzlü güzel yazgım.
Ruhundan üfleyen ey ebedi gerçek aşkım,
Kulunu işitiver sene-i devriyesinde...
Tekrar cem olsun artık yananların elleri.
İnanmak istediğime inandım yine,
Kandım gözyaşlarına ve titrek sesine.
Bağrımın en ücrasındaki bam teline
Vurdun, o ağulu gözlerini kırpmadan.
Israrla inandım her defasında yare;
Terk edilse bu şehir,
Kalsam tek başıma, sessiz...
Şehrin tüm güzellikleri benim olsa;
Benim olmamana inat...
Yokluğunu hissettirmese bu şehir bana,
Her köşesinde senden bir parça anı olmasa,
Bağrımın sızısı yâr
Şiirimin dizesi yâr
Kıyamet kopana dek
Gönlümün sevesi var
Egenin efesi yâr
Nurundan parça sanki gökteki yıldızlar
Gözünü açmanla doğar şu koca güneş
Kokunu bana getirmeye memur rüzgâr
Cenk sevdası içimdeki heyecana eş
Sesin kulağımda; yürek del olur, sızlar
Acep ölsek olur mu ardımızdan ağlayan,
Dizini döven ve kahrından saçını yolan?
Yoksa düşmez mi tek gözyaşı çorak toprağa?
İşin aslını görürüz yüklenince sala...
Ne yapar kıymetlilerimiz, ana, ata, yâr?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!