İlk seni görüyor ıstıraplı gözlerim
Yüreğimde ani bir rüzgâr esiyor sonra
Bir bilsen nasıl serinliyorum, nasıl seviniyorum, bayram sabahına gözlerini açmış çocuk misali
Her gün uyanıp beş vakit
Kapında dursam yeridir.
Gitme
Bırak gitmeler gitsin
Ama sen gitme
Giyme hasret fistanını,yırt at
Ahmedi leylasız,nazımı pirayesiz,beni sensiz bırakma
Seslenilmesi gerekiyorsa ardından
Arşa Yeminler Olsun ki
Nutkumun sesin ile tutulması
Yüreğimin Yüreğine doğru yol alma cesareti
Gözlerimin Gözlerine muhtaçlığı
Nefsani değildir sevgilim.
Gel o ilk güne gidelim istersen
Peygamber gelmeyecek artık
Ama sen yine de mucizelere inan
Ve turnalara simit atmaya devam et
Onlar bilirler çünkü gökyüzüne olan sevgini
Zencefil kokusunu dünya kokusuna karıştırma
Tek ve biricik kalsın
Heeeyy Gidi Abdo
Ellerinde nasır, tırnaklarında kir, pantolonunda işin izi, sakal bir karış, sırtında yılların yorgunluğu,
Paranın ezici üstünlüğünü kabullenmiş çokça ezilmiş, çokça ezmeyi seven mütahitler
Verilen günlük yevmiye miktarı kadar vicdan barındıran patronlar, patron kurbanı Abdo
Heeeeyyyy gidi Abdo
Yüreğinde yarım kalmış, yaşan(a) mamış sevdası, cebinde ölmeyecek kadar para, yine de Allahın işine karışılmaz düşüncesiyle saklanan kefeni ve bir köşesi yırtık hasret kokulu mektubu Abdo
Ayağına taş bağlanmış kelebek gibiyim,
Her çırpınışımda ömrümden bir saniye daha azalıyor
Lakin oturup çaresizce ölümü beklemek de ağır geliyor..
Ne demişti usta;
''İkimiz birden sevinebiliriz Göğe Bakalım''
Hem kavuşmak dururken, ayrılıkta neymiş.
Bak Nemruda ne söylüyor yüzyıllardır süregelen bir sessizlikle
Kulak ver,
Boşunamı sanki ağrı dağının üstündeki bulutlanma, yakarış, isyan
Aklım sende kaldı, ne yana döneceğini bilmeden
Yüreğim sende kaldı, nasıl yanacağını düşünmeden
Peki Ya sen,
Sen nasılsın ey hüznüme sebep...
Ben yalnızlığımda boğulmuş bir adamım Anya,
Ağırlığı vardır yaptığım işin, öyle her yiğidin harcı değildir
Harabeye dönmüş duygularım
Ne tarafa döneceğini / gideceğini bilmeyen rotasız bir gemi gibiyim
Kala kalmış kalbim orta yerde,
Ağrı sızıyı aldırmadan insanlara sığınmaktayım hala.
Şiir;
Ufuk çizgisi ve Gözlerinin maviliği ile buluştuğu zaman son mısrasına kavuşur
Ve Sürgün sözcüğü farklı bir anlam kazanır, işte tam da bu anda gözlerine sürülmek farz kılınır...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!