Tükenmez kalemden burnuna karanfil kokuyor yalnızlığın.
Karanlığın zifirinde yüreğinden bihaber ışıklar saçıyorsun dört bir yana.
Örtündüğün yorgan geceleri üstünden ayrılıyor, üşütüyor bedenini. Kendi çaresizliğine sarılıyorsun.
Saçların, dişlerin ve en kötüsü düşlerin zamanın ağına takılmış, Her sözün kursağında kalmış çaresizce sessizliğin.
Sense seni öldüren örümceğin kollarına sarılıyorsun. Dertlerini yığdığın tepelerden, rüzgarın kulağına fısıldıyorsun.
Kurduğun hangi hayalin peşindesin ? Yoksa hayal kurmaktan mı ibaretsin ?
Sen: Çamlı dağlardan ağaran şafak...
Sen: Duru göllerin nilüferisin.
Sen: Engin ovada sararan başak...
Sen: Umut kaynağı, alın terisin.
Sen: Gökte yıldızsın, uykularda düş...
Devamını Oku
Sen: Duru göllerin nilüferisin.
Sen: Engin ovada sararan başak...
Sen: Umut kaynağı, alın terisin.
Sen: Gökte yıldızsın, uykularda düş...




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta