Ortodoks Bir Rahibe Şiiri - Ulaş Başar G ...

Ulaş Başar Gezgin
124

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Ortodoks Bir Rahibe

Ve dün seni Surp Agop Mezarlığı,
Ve dün seni Evliya Kul Kabristanı,
Ve dün seni Sen Avgustus Maşatlığı
Yapan şey ne idi?...
O ne idiydi ki, bir baştan bir başa aşıverirdi
Rum atlılar, yaz, kış, hazan demeden....

Ortodoks bir rahibenin gözlerinden görmedeyim şimdi seni....

Düşün bir; mezarlar arasında seyir masaları,
En iyi Boğaz manzarası meftalara olunmuş ki tahsis,
Herkes bahri onların gördüğü yerden görmek istemekte....
Dahildir yabancı heyetler, harp divanları, sirk cambazları....

Ortodoks bir rahibenin dudaklarında telaffuz etmedeyim şimdi ismini....

Şimdilik yalnızca burada, yalnızca burada içiliyor mezarlıkta,
Ben senin yarın öbür gün alacağın hali de bilirim;
Her yere dağılacak mezarlar, bunu söylemeli öncelikle,
Ve mezar bakışlı olacak her bir insan,
Manastıra sığınacağım hemencecik....

Ortodoks bir rahibeyim -yalanım yok- şimdi....

Ve doğrudur taksim edildiği, bu kentin sularının,
Beyzadeler, uzun uzun yıkansın diye,
Çatlasın diye dudakları küçük çocukların....
Hep dipte kalsın böyle olacaksa,
Su yoksa, herkesin ağzı kurusun....

Ortodoks bir rahibenin kutsal su kasesinde -gör, bak- nasıl bir damlayım şimdi....

Kent kararıyor kimi zaman bir anda,
Kömür mü soluyor yorgun insanlar,
Soluklarını mı tutuyorlar daha çok?...
Bu tranvay yolculuğu belki bir son bulacak,
Ama bilet gösterelim şimdi müfettiş beye,
Ve şöyle süzecek bi', hayranlıkla beyaz tenimi,
“Güneş yüzü görmemiş oluyor bunların yüzü,
Bembeyaz, düşünsene, bir tek daha ver....”
Diyecek yarenine bir rakı sofrasında....

Ortodoks bir rahibenin bin yıllık ak yüzüyüm şimdi....

Çok tören oluyor bu aralar kilisede,
Vaftiz elbet.... Düğün tabii.... Ama daha çok cenaze....
Bir şeyler duyuyorum tütsüler arasında,
Çeviriyorum yüzümü, sağa sola, arkaya,
Hayır.... Yitip gidene böyle yetişemiyorum....
Süzülüyor parmaklarımdan takdis suyu, dökülüyor....

Ortodoks bir rahibenin ellerinden kayıp giden, benim işte....

Haykıracağım bir gün taş sokaklarda,
Sabaha karşın, henüz karanlıkken haykıracağım!
Diyeceğim, “beni sırtlayacak bir tabut bir gün,
Dün kimi sırtladıysa, sessiz, usul usul,
Beni titretecek” diyorum, “titretecek beni!”
Ve çıkacağım umarsızca çan kulesine,
Bu kent için son bir kez çan çalacağım,
Boynuma bağladığım çanın ipiyle....

Ortodoks bir rahibenin çanın çalışıyla inip çıkan artık buza kesmiş bedeniyim şimdi....

İstanbul, Aksaray, 2001

Kaynak: Gezgin, U. B. (2007). Gezgin Şiirleri (2000-2005) [Gezgin’s poetry]. Lulu.

Ulaş Başar Gezgin
Kayıt Tarihi : 9.8.2022 01:21:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!