Ortada Kuyu Şiiri - Emine Tansu

Emine Tansu
26

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Ortada Kuyu

Virgüllerle ayrılmış,
köstebek bir bakış açısından yazabiliyorum ancak.
Ancak bugün,
'nelerin ucuna takılmış' aklımı infaz edebiliyorum sağ kalan yanımla.
Birden bir hışırtı, birden bir alev, birden bir donma baskını başlıyor vücudumda.
Boncuk boncuk terlerken irinimin aktığı yer,
ben yeni yaralar keşfediyorum.
Bugün,
bu sonbahar hüzzamına aldırmıyor cüzdanımda biriken cüzzamlı yeşiller...

Saçlarımda elektriklenen bu uyuşuk keşişleme,
bütün aylaklığıyla damarlarımda gezinen mor fesleğenin kokusu,
her seferinde karşıma çıkan bu ürkünç son,
benim sefil kahkahalarımı vuruyor bir çırpıda, çalı olamadan.
Hep bir yadırgama içimdeki mayın tarlalarını,
pimini çekme isteği, bu çılgın zamanlarımda içimde azan şeytanın,
sürekli bir kırlangıç göçü, atardamarımın herhangi bir atmayan şamarında...
Güceniyorum diyorum,
iyiden iyiye güceniyorum gidişatına dönencelerin...

Ürkek bir zafer,
kayıp bir düşünce,
çevrilmiş bir 'evet' olurken dilimde ekşiyen bu cesaretsiz bekleme,
hafif Karadeniz,
bir parça Gökova,
belli belirsiz bir seferberlik başlıyor ayaklarımda.
Nereyi bastıracağını şaşırmış mihricanlar gibi, kalakaldım çimenin nazik ıslaklığında.
Üstelik, bu nakaratları ezberleyene kadar 'an' meselesiydi düşmek.
Bir turuncu ışık tuttu elimden o sıra, karşılığını beklemeden.
Uçurum içine kurulmuş salıncaklar,
vidası çıkmış Abidin tabloları,
sürrealist bir özleme akımı içimde,
bastırıyorum...
Kekeme bir dulda kristal güneşimde duran, arkamdan beni bana vurdurtan...
Her gece üzerimde gezinen bu huysuz çığlık,
her sabah uysal ve itaatkar bir köleye dönüştü ağzımda.
Şehir liğme liğme akarken,
televizyon dizilerinin trajedisinde ağlaşan aile saadetleri çıktı ortaya.
Güldüm... içim aynı şeyi yapmıyordu ama...

Ceket iliklerine sıkışmaktan yorulmuş bu muhtevalı 'merhaba'lara,
her saat aynı cevabı veren guguklu saat gibi çalışıyorum bu ara.
Memnuniyetsiz değilim.
Yalnız... on üç sene ağırlığı var nüfusumda.
Delişmen ümit sancılarımı saymıyorum bile daha...
Bak,
gerine gerine uyandığımız sabahları piç etmiş ihanet.
Sen diye sevdiğim bu şiddetli yalnızlık, yıkık bırakmış bir yanımı.
Ben unutmuyorum...
Aç bahtına tok gözlerle baktım hep.
Sana, olmayacak dua yakınlığındaydım.
Hiçbir şey vermedim bu yoksul zamanın içinde kıvranan bir kaç yaralı saatten başka.
Sen 'suskun' yedin diyorum!

Dünyayı verseydim, tam olacaktı ayağına...

Emine Tansu
Kayıt Tarihi : 4.10.2005 11:02:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • İlkay İlhan
    İlkay İlhan

    ...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Emine Tansu