Sivil ölümden konuşuyoruz dağılan neftilikler
arkadaşlar Makedonyalı kalın usta marangozlar.
Kapaklanır bir adam daha kaçıncı, aktığımızı görünce
ters çevrilmiş kente karşı işte onun denizlerine
delikanlı kotaklarımızı çıkarmış ve ırmaktır.
Erkek ölümden konuşuyoruz yeni ormanlardan
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Bu şiirler yağlıdır
Bu şiirler paslı
Yalnız benim mi değil
Daha dünkü çocukların da zonkluyor şakakları
Azıcık geri çekilip bakıyorum
Göz alabildiğine deli incir tarlaları
Oysa ne göçmenim ne göçebe
Hangi kapıyı çalsam sökülmüş tırnakları
Yalancıktan yoncalarla kömür tozları yörem
Bir de kovan kaçkını o hayta arı
Ha bir de
Tarihe karışmayan tramvay durakları…
Metin Eloğlu
Küme
picasso, salvador dalinin resimlerine veya doğu minyatürlerine kafa yormayanların, Ece Ayhan okumaları imkansızdır diye düşünüyorum..veya klasik batı müziğinden örneğin beş on eserin girişinden parçanın ismini bilmeyenler de Ece Ayhan ı zor okurlar..
Yukarıda saydıklarımı anlamak veya onlardan zevk almak dayatması yapmak değil kimselere niyetim.
Ancak onun şiirlerinin anlaşılması ile şu hususların alakası var demek istiyorum..kübik resim, sürrealist akım , gerçeklik ve gerçekliğin sübjektif ve objektif algısı ve benzeri konular üzerinde kafa yormayanlara ve bu yönde zevk ve istidadı bulunmayanlara söyleyecek fazla bir şeyi yok ECE AYHAN 'IN
ama birileri bunlara aldırış etmiyor diye bir tahkire de kalkıştığım sanılmasın..yaşam ve zevk tercihleri elbette tartışılmaz..
Hep şöyle düşünürdüm gençlik yıllarımda.. bu Dali denilen adam veya ressam Picasso gibiler bu abuk subuk şeyleri şımarıklarından züppeliklerinden mi çiziyorlar acaba..
Bu kalın kafama rağmen inat edince ve üstüne gidince işin öyle olmadığı kanaatine vardım..
haaa...o kadar uğraşmaya değer miydi?
Bu insanların keyfine ve merak katsayısının yüksekliğine kalmış bişey...
Ece Ayhan yaşadıklarının , gördüklerinin veya tarih okumaları ile canladırdığı yaşam biçimleri ve kişileri bize biraz o kübik resimler gibi çizmiş..niye biraz dedimse..bayağı bayağı öyle yapmış...
Niye böyle yapmış?
gariban bir adam yakından bakılınca ve hayat akışına bakılınca ece ayhan...buna karşılık akıllıların gariban takıldığı bir ortamda , bu garibim tutmuş kahraman takılmış..kahraman gibi demiyorum..gerçekten kahraman takılmış...
benim buraya yazdıklarımı okuyanların içinden pek çoğu ,şiirin neresinden çıkarıyorsun bunları kardeşim, nerenden uyduruyorsun bu lafları diyecekler ..Biliyorum...
keşke elimde bir ece ayhanı anlama klavuzu olsaydı diyorum bu durumda ...
Düşünmem lazım...Aklıma bir yol gelirse bu hususta yazmaya devam edebilirim...
ruhun şâd olsun şair
'Ey orta ikiden ölerek ayrılan çocuklar!'
artık okullu mokullu kalmadı şair!..hepsi sivil!..ölümü öpeyim yalanım varsa!
'kotak' sözünü araştırayım biraz.'ko/tak' mı acep diye düşündüm.bakalım altından ne çıkacak!:))
herkese saygılarımla..
Bu şiir ile ilgili 14 tane yorum bulunmakta