.......Aşağıdaki sözler bana yazıldı.Kimin yazdığını açıklamak istemiyorum.Çünkü kimliği değil, düşünce kimliği benim için önemli.İşte o düşünce kimliği niye
böyle olmuş analiz etmeye çalışacağım,naçizane.
......Aşağıdaki yorumu bana yazan arkadaşa ben sevgi çiçeklerini gönder dim. Yine gönderiyorum.Aynı gemideyiz.Bu gemideki insanlar sinerji oluştur masalar(Maddi ve manevi güç biriliği) gemi su alır.batar.
Gönderilen yazı işte bu:
Gönderen:......... ...fan
Alan: deltaseiks
Tarih: 21.01.2008 18:12:00
Konu: hainler...
---
''yazdığın yazılara dikkat et senin ağzına bilmem ne yaparım ben osmanlı torunuyum osmanlılıyım fatihi'in torunuyum eğer olurda bir gün benim dinime ecdadıma laf söyleyen olursa bacaklarını kırar başına boynuz yaparım şerefsiz hainler ermeni köpekleri ateistler osmanlıya ecdadıma laf söyleyen külliyen kafirdir daha çok şey yazacağımda şükretttttttttt............ '''
.....Sevgili kardeşim bu sözlerine rağmen senin ve senin gibi düşüncede olanları seviyorum.Sevmek zorundayız biz bir birimizi...Üslubuna hiç birine katılmadığım halde...
......Kardeşim ben bize örtülen tarih bilgilerini de aralamaya çalışan biriyim. Amacım paylaşmak. Türkiye'de herkes hangi ırktan olduğunu açıkça, mertçe söylemelidir. Ki söylediklerine anlam verelim.
.....Mesela sen burada bana Ermeni demişsin.Ermeni olmak suç değil.Suç olan Ermeni,Yahudi,Ecnebi,........ olduğu halde ırksal kimliğini açıklamayan larda...ve gizli düşmanlık yapanlarda.....Ben özbe öz Türk oğlu Türk'üm. Şimdiye kadar ki yazıları da bir Türk olarak yazdım.Yazdıklarımı yanlışlarını bul,eyvallah. Doğru neredeyse oradayım ben.
.....Hep şunu yazıyorum Osmanlı Türk'e sırtını dönmüştür.Neden? O bir tek niktir.(Bana göre) Osmanlı hanedanlığının sürmesi için bir tekniktir.Sadece bunu Osmanlı da yapmamıştır.Zamanında ki bütün devletler neredeyse hepsi...
....Haçlı seferlerini öğrenirken Kudüs'e varmak isteyen din eksenli Hristiyan-
ların akını diye düşünürüz.Oysa öyle mi? Avrupa' daki ülkelerin kralları keyif çatarlardı. Halk perişan. Belli zaman dilimi sürecinden halk da örgütlenme ve homurdanmalar başlayınca,halk birlik olur da krallığımı elimden alır düşün cesiyle, kiliseyi yanlarına alır haçlı seferini başlatırlardı. Bazen bu seferlerden
ganimetler dönülürdü.Üstün gelinirse...İşte halk da madem kral üretimi sağla yamıyor açlıktansa gidip biraz ganimet getirelim,diyorlardı. Oysa papazlar dini öne çıkarır çünkü işin maneviyesi olması lazım ki halk galeyana gel sin,eline kılıcını alsın. Gerçekler hiç öyle değil. Kral'ın tebasındaki bir miktar halkın ölmesi, kelle sayısının azalması,tehdidin son bulması içindir.
Hep entrika,hep örtme.
......Kendimi size anlatmak için şu analizimi paylaşalım.Dünyada gelmiş geçmiş bütün düzenler halkına, birbirlerine örtük davranmışlardır.(Bana göre) İnsanlara bilgiyi esirgersen insanlar bildikleri kadar hareket ederler. Bildikleriyle sınırlı olarak karar vermek de doğru sonuçları doğurmaz. Ülke içi ve uluslar arası ilişkiler her zaman örtük olmuştur.
.......Bir ülkenin bilinç sathını satranç tahtası olarak düşünün. O satranç tahtasının sadece bir köşesini görüyorsanız(Bir karesini demiyorum) siz o yunda hangi hamleler yapıldığını anlayamazsınız ki...Çünkü görme imkanınız yok. Köşesini görüyorsanız köşesi kadar yorumcu olur,köşesi kadar yaşar sınız ülkeyi ve yaşamı.
.......Hem sonra aile yapımıza(çoğunluk) baksanız daha iyi anlaşılmaz mı örtüklük... Babadan gizlenenler,anneden gizlenenler,çocuklardan gizlenen
ler.'En Son Babalar Duyar ' dizimizdeki örtüklük en iyi örnektir.
.....Ne zaman birey oluruz? Satranç tahtasının örtüsünü kaldırarak. Birey olmak dinamikliktir. Birey olursanız kimse size dini gaz verip de 11 milyon insanı yoksul bırakamaz, iftar çadırlarına mahkum edemez.Birey olan ne der:
-İstemem senin bir öğün yemeğini, yarım ton kömürünü,bir teneke yağını. Bana aş,iş vereceğim diye geldin. Ben müslümanım hazineden kömür alıp vergi verenlerin hakkını yemek istemiyorum. Çoluk çocuğumla kazandığım
para ile oturup iftar açmak istiyorum.Tıpkı müslüman olan sen gibi...Benim gururumla,şerefimle,öteki dünyamla oynama,beceremiyorsan çek git,seni zorla tutmuyorum(Boşan) ,der.
....Ben niye Osmanlı'yı yazıyorum.Benim de dedem onlar.Sevabıyla günahıy la benim de dedem.Ben dedeme hakaret eder miyim ki etmemdim.Etmem de...Gelin görün ki bize dedelerimiz olarak sadece 36 padişahı tanıttılar. Koskoca 624 yıllık bir imparatorlukta 36 tane dedemiz var. Sizce bu insaf mı? 36 tane dedemiz elbette güzel şeyler yapmışlardır. İstanbul'un alınışı çağ
değiştirmiş. (Ama bu çağın değişmesini Avrupa bilim adamları koymuş pa-
tentini Fatih Sultan Mehmet ile övünerek değil,Bizansız tarih sahnesinden silinişinin dövünmesi ile koymuşlar.)
'Orta Çağ bitti,Yeni Çağ' başladı diye.
.......36 padişahımızın annelerinin çoğu ecnebidir.Türk olan azdır demiştim. Kızgınlık buna mı örtelim mi bilelim mi? Padişahların dayıları nın çoğu yaban cı e batı ile ilgili ekonomik ilişkiler de ona göre... Kapitülasyonlar Avrupa ile ekonomiyi göster miyor mu? Mesela şeriatı yaşayan bir ülkeydik niye Arapları egemenlik altına alacağımıza bu ekonomik işleri Araplarla, Müslüman ülkelerle sürdürmedik. Dayanışma var mı? Yok.
.......Şimdi ben kınıyor muyum padişahlarımızı,iftira mı ediyorum. Bir söz var
dır:
'Hayat ne öğretildiği gibi hayat ne anlatıldığı gibi; hayat ancak yaşanıldığı gibi.'
......Yaşanmışlar yaşanmıştır biz o yaşananlardan ders almalıyız.
......Hakikaten Türk hep ölmeye gönderilmiştir.İmparatorluk döneminde. Sarıkamış ile ilgili romanları bir okuyun. Göz yaşlarınızı tutamayacaksınız. Peki harekatın örtük tarafı yani satranç tahtasında oynanan ne idi:
Almanlar Ruslarla Avrupa tarafından savaşıyorlardı. Eğer Osmanlı da Sarıkamış tarafından Ruslara cephe açarlarsa iki cepheye bölünen Rus
ordusu Almanlar'a yenilecekti.Peki niye yenmek istiyorlardı Almanlar? Altındaki örtü şu idi:
Hazar petrollerini elde etmek.
.....Bize mi verecekti yoksa Hans'ın mutluluğu için mi kullanacaktı?
......Bizim Mehmetçik dedelerimize haydi savaşa gidiyoruz Allahu Ekber Dağlarına Balkanlardan ve Yemenden gelen Türk,Kürt,Arap askerlerimize Hazar petrollerini alacağız ülkemizde biz de zengin olacağız,diye mi söylendi. Yoksa hangi gazlar verildi.
.....Anlayacağınız her Mehmet niçin savaşa gittiğini aslında bilmiyordu. Doğduk, büyüdük ve savaşa gideriz. o kadar...TÜRK SAVAŞA GİDER ANALAR AĞLAR; YAVRULAR ÖKSÜZ KALIR; YAHUDİ,ERMENİ, ECNEBİ, LEVANTENLER ASKERE GİTMEZ EVLAT ACISI YAŞAMAZ,KEYİF ÇATAR. Yaklaşık olarak bugün de aynı değil mi?
......Peki Enver Paşa niye Almanya ile ittifak kuruyor,niye? Onu başka bir yazımda karınca kararınca açıklayacağım. Bildiklerim kadar...Onu bilin...
Senin bildiklerin yeterli mi diyeceksiniz? E okuyun araştırın. Elinizden kitapları önüme çekmedim.Hele ki internet siteleri var.Aynı konu bir sürü sitede yayınlanıyor.Hemen hepsini okuyabilirseniz bir birey olarak bir yargıya gidersiniz,ama yargı sizin olur başkalarının değil...
.....Benim yazdıkları geçmişten,yaşamdan ders alalım.Asıl dedelerimizin ruhu o zamn rahat eder.Biz yapamadık siz yapın pırıltılı torunları,derdiler,sağ olsaydılar.
.....Düşünüyorum Osmanlı Hanedanlığı niçin Türklerle akraba olmadı. Fatih Sultan Mehmet'ten sonra sadece 5 tane vezirimiz Türk. Harem'e ve yöneti me Türkler sokulmuyor. Ekonomi alduğu gibi Yahudi,Rım,Ermeni, Ecnebi ve Levantenler'de....624 yılda bir kaç tane de olsa niçin Türk tüccar çıkmamış tır. Öyle ki bu azınlıklar İzmir'de mahalle oluşturmuşlar.Sultan Abdulhamit'in zamanında burjuva yaratılarak mahallenin adı:
'Gavur İzmir'
Olmuştur.
..........İzmir'de kadınların ayakkabılarının renk ve çeşidinden Türk mü,Yahudi mi,Ermeni mi...anlaşılıyordu.
Hanedanlık yıkılır korkusu mu yoksa ne, bu işin aslı ne, niçin?
.....Size Osmanlı Hanedanlığının annelerinin kim olduğunu yazmak istiyorum. Suyu bulandırmak değil,fesatlık değil, bilmeklik adına,doğru düşünme adına...
I.Murat'In annesi Bizanslı Horofira, yani Nilüfer hatun...
Yıldırım Bayezid'in annesi Bulgar Marya, yani Gülçiçek hatun...
Çelebi Mehmet'in annesi Bulgar Olga hatun...
II.Murat'ın annesi Veronika,
Fatih sultan'ın annesi Sırp Despina, yani Hüma hatun,
II.Bayezid'in annesi Kornelya,
Yavuz Selim'in annesi; Ayşe takma adlı Pontuslu bir Rum.
Kanuni'nin annesi; Polonya yahudisi Helga, yani Hafza sultan,
II. Selim'in annesi Yahudi kızı Roksalan yani Hürrem sultan;
III. Murat'ın annesi Yahudi Raşel, yani Nurbanu sultan,
III. Mehmet'in annesi Venedikli Bafo, yani Safiye sultan;
I. Ahmet'in annesi Yunan Helen, yani Handan sultan;
Genç Osman'ın annesi Sırp Evdoksiya, yani Mahfiruz sultan,
IV. Murat'ın annesi Sırp Anastasya, yani Mahpeyker sultan,
IV. Mehmet'in annesi Rus Nadya, yani Turhan sultan,
II. Süleyman'ın annesi Sırp Katrin, yani Dilaşüb hatun,
II. Ahmet'in annesi Polonya Yahudisi Eva, yani Hatice sultan,
II. Mustafa'nın annesi Rum Evemia, yani Emetullah sultan,
III. Ahmet'in annesi de aynı, yani II. Mustafa ile aynı anneden,
I. Mahmut'un annesi Aleksandra, yani Saliha sultan,
II. Osman'ın annesi Sırp Mari, yani Şehsüvar sultan,
III. Mustafa'nın annesi Fransız Janet, yani Mihrişah sultan,
I. Abdülhamit'in annesi Fransız İda, yani Sermi sultan;
III. Selim'in annesi Cenevizli Agnes, yani Mihrişah sultan,
IV. Mustafa'nın annesi Bulgar Sonya, yani Sineperver sultan,
II. Mahmut'un annesi Fransız Rivery, yani Nakşidil sultan,
I. Abdülmecit'in annesi Rus yahudisi Suzi, yani Bezm-i Alem valide sultan,
Abdülaziz'in annesi Roman Besime, yani Pertevniyal sultan,
V. Murat'ın annesi Fransız Vilma, yani Şevkefza sultan,
II. Abdülhamit'in annesi Ermeni Virjin, yani Tirimüjgan sultan,
Mehmet Reşat'ın annesi Arnavut Sofi, yani Gülcemal sultan;
Mehmet Vahdettin'in annesi Çerkes Henriet, yani Gülistan sultan...
Dostlarıma sevgilerle
Delta S X
23.01.2007
Kayıt Tarihi : 23.1.2008 10:51:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!