Orhan Börcek: Hayatı, Biyografisi, Eserl ...

86

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

ORHAN BÖRCEK HAYATI

B i y o g r a f i

Aslen Tokat-Zile’li olan şair; Alaca-1962 doğumludur. Orta halli, dokuz nüfuslu bir taşra ailesine mensup olup, doğduğu yıl, ailesiyle birlikte Ankara’ya göç etmiş, yerleşmiş ve halen Ankara’da ikamet etmektedir.

İlk, orta ve lise öğrenimini Ankara Kalaba İlkokulu-Ortaokulu ve Keçiören Lisesinde başarıyla tamamlayan şair; 1979-1980 öğrenim döneminde Ankara Gazi Üniversitesi Eğitim Enstitüsü Türkçe-Edebiyat bölümündeyken, çeşitli anarşik ve ekonomik sebeplerden dolayı, tahsil hayatına nokta koymuş, akabinde ticarete atılmıştır.

Askerlik dönemine kadar ufak-tefek esnaflık yapmış, küçük çapta ticari faaliyetlerde bulunmuş olan şair; tezkere sonrası uzun bir süre gıda sektöründe, özellikle hububat ve mandıra ürünleri başta olmak üzere, bakkaliye işinin zaman-zaman perakende, zaman-zaman toptancılığını yapmış, semt ve köylü pazarlarında sergiler açmış, işi gereği ticari amaçlı seyahatlerinde, yurdun genelde kırsal kesimini karış-karış gezme ve tanıma fırsatı bulmuştur.

Anadolu’nun kültür mozaiğinde mevcut olan renk-renk çiçeklerin, çeşit-çeşit aromasını doyasıya soluma hazzını tatmış olan şair; yaşamın zorlukları ve kendi beşeri benliğiyle olan mücadelesinde, insan ilişkilerini ve duygu-sevgi paylaşımını, materyalden ve onun getirisi olan burjuva saltanatından yeğ tutmuş, aradığını her daim çokta değil Hakk’ta aramıştır.

Elli beş yıllık hayat yolculuğunda, gönül testisine doldurduklarını ancak yolun yarısına kadar zapt edebilmiş, yüreğindeki duygu cerihası zamanla olgunlaşmış, baş vermiş, velhasılı günü gelmiş, çıban kendiliğinden deşilip, içinde iyi-kötü ne varsa akmaya başlamıştır.

Duygular dile gelmiş, kâğıt üstü söz olmuş ve Orhan BÖRÇEK; Türk kültür ve edebiyatının Orta Asya’dan Horasan'a, Horasan'dan bu yana, yüz yIllardIr süre gelen bayrak yarışında saf tutmuş, şiire gönül vermiştir.

Yüreğindekileri kâğıda dökmenin keyfini ve ağacın dibine düşenleri paylaşmanın lezzetini keşfeden şair için, bu istisnai ayrıcalık önce tiryakilik sonra da tutku haline dönüşmüştür artık.

Şu an serbest meslekle iştigal eden şair, Geleneksel Türk Halk Edebiyatından alabildiğine etkilenmiş, şiirlerinde solak anlamını taşıyan “Yesari” mahlasını kullanmıştır.

Üç çocuk babası ve iki torun dedesi olan şairin geri kalan yönlerini, şiirlerini okudukça tanıyacağınızı ümit ediyor ve şairin kendine münhasır şiirleriyle baş başa bırakıyoruz sizleri.

Zira: Sırçayı ayna yapan, arkasında olan sır,
Şairin şah beyiti, gönlünün aynasıdır …

(Kaynak: Ankara Ozanlar Birliği Kültür Derneği 2005 şiir antolojisi. Hürbilek Yayınevi

Eserleri


Şairin şu an basılı bir kitabı bulunmamaktadır.