Meydan okuyorsun geçen yıllara
Çoğa değişilmez azın can Ordu! ...
Aşkınla tutuşan düşer yollara
Mihmanın çok olur yazın can Ordu! ...
Karadeniz’imin şirin ilisin
Candan sevenlere sevda dilisin
Gönül bahçemizin gonca gülüsün
Aşığı del’eyler nazın can Ordu! ...
Çıkıp Boztepe’ye seyran eyledim
Gezip görenleri hayran eyledim
Yüreğimi sana meydan eyledim
Gönlümü şen eyler hazzın can Ordu! ...
Hayat dediğimiz muammayı çöz! ...
Cömerttir tabiat, bayram eder göz
Seni anlatmada aciz kalır söz
Karagöl’de yüzer kazın can Ordu! ...
İnsanın karınca, kovanda arı
Ordu dereleri aksa yukarı
Yere düşürmezler onur, vakarı
Sadakat timsali tazın can Ordu! ...
Hazan geldiğinde bozulur bağlar
Gün gelir yas tutar, türküler ağlar
Yaylada kavrana basılır yağlar
Şen nağmeler çalsın sazın can Ordu! ...
Çiftçinin emeği, alın terisin
Hakikati gören gözün ferisin
Yaz vakti fındığın harman yerisin
Güzeldir fistanın, bezin can Ordu! ...
Ulugöl yemyeşil, mesire yeri
Göl büyüler seni, dönmezsin geri
Unutursun orda gamı, kederi
Gönülden gönüle gezin can Ordu! ...
Kadim kentte tarih durur kıyama
Aybastı her gece girer rüyama
Kim söz edebilir asil mayama?
İffet abidesi kızın can Ordu! ...
Kentten uzak düşer gül Mesudiye
Tarihin ak yüzü Hakk’tan hediye
İnsanlar ilinden kopar ne diye? ...
Paslı bir ok gibi sızın can Ordu! ...
Bir başka güzeldir baharı, yazı
Coşturur insanı kemençe, sazı
Denize âşıktır erkeği, kızı
Kesilmek bilmesin hızın can Ordu! ...
Sevdik yeşilini; bayır, düzünü
Ruha ayna yaptık güzel yüzünü
Burda bulmak mümkün Hakk’ın izini
Aşikar olur mu gizin can Ordu? ...
Yaşarken görmeli Karadeniz’i
Çambaşı Yaylası çağırır bizi
Kotyora’dan şehrin çözülür gizi
Güzeldir her rengin, bozun can Ordu! ...
Fatsa, Ünye uzar sahiller boyu
Denizi masmavi, berraktır suyu
Munistir bu şehrin halkının huyu
En büyük senettir sözün can Ordu! ...
Yeşerir Karagöl gelince bahar
Kalmaz yücelerde, erir cümle kar
Bu şehirde beni çeken bir şey var
Meleşir bayırda kuzun can Ordu! ...
Canik Dağı, başın kaplıdır duman
Senden uzaklarda, ayrılık yaman
Kanayan yarama vuslattır derman
Katığımdır hicran, hüzün can Ordu! ...
İsmin ne asildir, veriyor gurur
Hasret kurşun olur, kalbimden vurur
Dalgalar denizle söyleşir durur
Güzeldir yamacın, düzün can Ordu! ...
Gölköy’de durana bir lokma yeter
Sıla burcu burcu, gözümde tüter
Kumru’ya kavuşsam hasretim biter
Soyunur libastan güzün can Ordu! ...
Ünye Kalesi’nde tarih ses verir
Bahar geldiğinde dağda kar erir
Ordu’ya gidenler cenneti görür
Ay’ı kıskandırır yüzün can Ordu! ...
Kayıt Tarihi : 26.10.2016 12:28:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Nihat Malkoç](https://www.antoloji.com/i/siir/2016/10/26/ordu-guzellemesi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!