Bugün, birkaçıncıdan sonra sen geldin yudumla, günahın şişesinden…
Kararmış gönlüm fırtınaya tutuldu gene…
Ne alkolikliğim, ne de yalnızlığım zaptedebildi beni o ân!
Akrep sıkıca tuttu Yelkovan’ı, kaçmasın diye ve dili tutulmuşa döndü zaman…
Aman aman bir çıldırış da değildi aslında benimkisi…
Sadece, seyir hâlindeki ölüme doğru otostop çektim ve parmaklarımla haşır neşir olan sigaranın dumanını beyaz ciğerlerime…
Çünkü kirletemem seni!
Çünkü orada sen yoksun!
Çünkü ciğerlerim sigarama ait…
Ben vermedim; ama o parmaklarımın hakkıyla söküp aldı. Gocunmuyorum bundan; çünkü o bunu haketti. Çünkü kendime her kapanışımda adeta bir şemsiyeye bürünerek benim ben yağmurlarındaki ıslanmama engel oldu ara sıra…
Aynı, karaciğerimin sahibi içki gibi…
Bütün kötülüklerin anası mıdır, değil midir bilmem; ama benim bacım olduğu kesin…
E hâliyle lâf söyletmem! Bu gece göremedim onu hem…
Akşamüstü beraberdik; ama muhabbetten kayboldu birden…
Bir de gözlerimden…
Onların sahibi ise sen!
Tapusu bakışları…
… ve sadece sana baktıkça değerliler…
… ve sen onlara baktıkça, binlerce metre yükseklikteki uçaktan atlarayak “Yer Çekimi” oyunu oynayan bir paraşütçünün adrenaline kavuşur kalbim…
Sahibi olduğun kalbim…
Üstünde, kimsenin bilmesini bırak, bilemeyeceği kutsal bir yazıyla adın yazılı senin!
Hisset bak!
Hayır…hayır… Senin sadece Tıp'taki adın adrenalin,
Bendeki adın yârim!
Söylenmesi en güzel yârim…
Kayıt Tarihi : 25.1.2008 21:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
01.44 23.09.2007
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!