.
haylazım hani deniz maviydi
terk edilmiş şehirde kuşlar gezerdi
ben korkarım bilirsin
gecenin sessizliğinde bırakıp gitmeye
bir şey söyle, şiir gibi sessizce
bak yaralı martılar burada
yok bir kaçı
bir kaçı yorulmuş
bir kaçı bilmem hangi koyda
nasılda vurulurlar koyunlarda
tutma ellerimi utanırım
öpme dudağımı kırılırım
bak ne yaptın
mutluluğa ağlattın
sayma saatleri
sana günler bıraktım
ne liman olsun gözlerin
ne de çığlık ellerin
körpeliğimize ver
bir kez yandık
o yüzden şiir kanadık
beni al şimdi
mor gülleri olan sandala
bırak yüzmeyi öğrenebileceğim kıyıya
annem diyor ki;
balık yemek, deniz iç’mek demek değildir
biliyorum bunu
bir böğürtlen kopartıp
ağır tokmaklarıyla kapı çalar gibi
en çokta taş keser gibi
kör çocuklar doğuruyorum susuzluğuma
beni öpme dudağımdan, ben şairim
ne maviyi bilirim
ne de yüzmeyi
ne çok martın var
sonra alır gidersin beni
beni öpme yüzebilirim
sen;
korkma, bak birkaç kulaç atsan
sonrası kolay
ne zaman su gözlerimi geçse
şarap sanıp dip yapardım
ve dalarsam bir gün
sakın beni çıkarma
öyküsü yoktur kalamarların
ne de yunus tanımışım
öpme avuçlarımdan ben kokarsın
ve sarılma su’yum
akıp gidene tutunamazsın
'06 Dadya dünlükleri
Zafer Zengin EtnikaKayıt Tarihi : 30.8.2006 19:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
hürmetle eğiliyorum bu şiirin önünde
Selam.
mor gülleri olan sandala
bırak yüzmeyi öğrenebileceğim kıyıya ........çok güzel bir şiir okudum...yüreğinize sağlık....saygılarımla
çok güzeldi be..
sağolasın paylaşımın için teşekkürler
TÜM YORUMLAR (4)