Ne gerçek olabildik ne gerçeğe dönebildik .
Bir masalın hayali gibi geçtik gittik ömürden .
Ben kıyamazdım gözlerine bakmaya ,
Sen korkardın incitmeye yüreğimi .
Yollar aşardım sana varıp bir kez olsun tutmak için ellerini .
Karanlığın koyusunda yollara düşer, gündoğumunda senli kahvaltılar olurdu tek huzurum.
Soğuk sabahların ezan seslerinde kavuşmalarımız .
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman