Soğuk bir pencere camında
kalp atışlarımı dinliyorum
buğulu sevişmeler gözlerimde
sensiz ve senle
duyumsamalar
korkunç bir hal almakta bedenimde
Alacakaranlığın büyüsü
yapışıyor dudaklarıma pembe güllerin ardından
Ruhun sensizliğe dalıyor
canların sonbahar döküntüsünden sonra
Öğütler yaşlı huzursuz ağaçlardan
git gide kuruyan hafif seslerde.
(Elveda' ya atfen...)
Daha fazlasını görmek
hazların en korkuncunu yaşatıyor.
sadece sonbahar tanık oluyor ıstırabına
kaybolmuş güller dudaklarımda kuruyor
İki yalnız insanın düeti var havada
Düşüncelere boğuluyor ikisi de
İkisi de birbirini düşünüyor her an
Yine de gözlerini kaçırıyor sebepsiz yere
Sunulan hayatı ıskalamak bu kadar mı kolay
Nasıl oluyor sevmekten korkmak
Hayatın boş, kuru dallarında yaşamın mutluluğu.
Dudaklarımdan dökülenler,
İçimdeki son kıpırtılar yalnızca.
Hüznün gülüşlerinde saklı günler
Affedilebilecek gibi değil, abartısız, vahşice
Hep sakladım ama:
Gözlerim beni ele veriyor
Sensizliğim
Avucumdaki resmin...
Sokakta ayak sesleri yağmurla hızlanıyor
Hıçkırığın pençesinde boğazım
Sabahtı
Ağaçların ılık nefesinin altında
Bir melek gibiydin, dupduru
Süzülüyordun kuru yaprakların arasından
Soluğum tutuluyordu sana her bakışımda
Ve gözlerimde yaşlar
Seni seyrediyordum
Mavi bir gökyüzünün bulutlu bakışları gibi
Sen, her şeyden habersiz, gülümsüyordun kendine
elini yüzüne dayamış, saçların gözlerini kapamakta
Zaman durdu, sesler belirsizleşti aniden
Gözlerime baktığında nefreti gördün
Kolundan tutup çeksem seni hayatıma
Ve kavuşsak bizi bekleyen düşlerimize
Çiçek tarhlarının içinde uzanmış,
Beyazlar içinde bulsam seni
Tıpkı bir melek gibi masum, sessiz
Gözlerine baksam, elerini avuçlasaam
Gece dolunayla başbaşayız
Uzakta rüzgarla hırpalanan ağaç dalları
kulağıma hüzünlü bir şarkı çalınıyor usulca
isyanın kucağında bedenim,
gözlerim isyankar kaderine
hapsolmuş beklentiler yuvasında,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!