Antalyada doğdum. Öğrenciyim
Merhaba Antalya
Ve aynı zamanda hoşça kal
Giderken tanıyorum seni
Tıpkı her insanın ayrılırken tanıdığı gibi birbirini
Elimde bir bavul üstümde yırtık bir ceketle
Tüm anılarımı bu şehrin içinde bırakarak,
Aşk, bir devrimdir zulümün üstünde
Müjgan, bir damladır gözün üstünde
Suret, aşkın tanımıdır hülya üstünde
Ve rüzgar aşktır, yaprağın üstünde
Sevgili beyaz kağıt
Ne haber görüşmeyeli
Bende durumlar pekte iyi değil
Sen sormadan söyleyeyim dedim
Bir kitabı yarım bıraktım bugün
Kim bilir ne kadar incinmiştir
Yıksak tüm tabuları
Ve birleşse herkes kardeşçe
Yumruğumuzu bu sefer dinlere, ırklara, mezheplere değil de
İnsanlık için,
Savaşların son bulması için
Afrika'daki çocuğun tabağındaki yemek olmak için kaldırsak
Sen hala on yedi yaşındasın çocuk
Darağacının önünde,
Sehpanın altına tekme vurulmamışken
Misketlerin kaybolmamışken daha
Ve büyükttüklerinde yaşını, seni öldürmek için
Ölmedin çocuk
Bugün zihnimin ardında kalmış, unutulmuş düşüncelerle ufak bir hasbihal ettik
Meğer epey dertlilermiş benden
Ve ziyadesiyle yorgunlarmış
Tıpkı çevremde bulunan herkesin bana baktığı gibi bakıyorlar bana
Hayli kırgın, öfkeli ve nefretle
Ne zaman bir sigara yaksam karşıma geçmişim gelip oturur
Yerinde durdukça hiçbir hakikati değiştiremezsin
Canını acıtan her olaya karşı
Vah tüh demekten başka bir şey yapamazsın yerinde durdukça
Misal
Okuduğun bir kitabın içinde yaşayamadıkça
Bir sahildeyim
Çöreklenmişim kuma, sahiplenmişim yani
Önümde kıyıya hafifçe vuran dalga sesleri
Kafamda hiçbir negatif düşünce yok
Ve uzanıyorum kuma
Eşsiz dalga sesleri ile gökyüzünün maviliği var sadece zihnimde
Sabahın beş buçuğu
Daha kuşlar cıvıldamıyor
Horozlar uykudayken daha
Çalınır kulağıma bir sevda türküsü
Misal şuan bir trende
Bir tren garında
Elimde bir bavul ile çıktım bu yola
Raylarda seke seke giden trenin içinden dışarıyı seyretmekte gözüm
Bir gözüm ise yanı başımdaki yalnızlığımda
Sadece ikimiziz bu trenin içinde
Aramıza nifak sokacak kimse yok
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!