Belki bir gün,
Çok uzak bir yerlerde,
Ellerimiz boşken, kalplerimiz aşka susamışken
Tatlı bir akşam rüzgarı tenlerimizi okşuyorken
Kendimizi bırakırız olabileceklere.
Gelirsin diye yıllar sonra
Bir kapım açık durur hala
Gözlerim parlamasa da umuttan
Sadece sevgiye olan inancımdan
Ve tutunacak tek dalım kaldığından
o anı bekliyorum
Bebekken bir pembe pamuk şekersin,
Çocukken sevimli dilbaz, yaramaz mı yaramaz,
Azıcık büyüdüğünde nazlı şirin bir Gül goncası,
Gençliğinde taze bir baharsın.
Aşkla tanışırsan sevdalı bir menekşe,
Evlendiğinde toprak gibi verimkar,
Sen hep gerçekleri söylerdin ağzından,
Sözlerin gücünü pek de bilmezdin,
Ben hayalleri dökerdim dudaklarımdan,
Rüyaların yalan olduğunu görmezdim
Kendi dünyanda hep mutlu görünürdün
Bir gönlü yüceltmekse eğer aşkın özlemi, büyüyebileceğin yüreklere dik sevda filizini...
Bir ömrü harcamaksa yüreğinin emeli, hatra değer her anını göm gözlerimin içine, başka hayaller görmesin ışığı sönmedikçe...
Bir nefesi çekmekse huzurla hayatın zaferi, kokunla karışmış sabahlara uyandır güneşinle beni...
Bir tende erimekse eğer vuslatın kaderi, ellerimin uzanabileceği
mesafede kal hep, öylece, safça, umutluca...
Çünkü her sorumun cevabı sende saklıdır...
Seni beklerken bulduğum yalnızlığı sevmeyi öğretti bana özlemin,
Varlığının müjdecisi oldu hayallerimde doğan güneş,
Oysa ki gecenin karanlığı gibi yakıcıydı yokluğun,
Ama umudun halkasını taktığımda boynuma,
Hep sana mahkum oluyordum,
Seni arıyordum en derin iç çekişlerde.
Her gözyaşımın bir hikayesi vardır,
Ta yürekten alır o yükleri,
yanaklardan süzülürken ateş gibi,
hasret kokan dudaklara değer, kor gibi.
Sonlanır, tıpkı hiç başlamamış bir öykü gibi...
Belki de birkaç kelimeden fazla ederdi,
Anlarca saklanmış,
Ümitlerle sağaltılmış yaralar,
Sessizce geçmiş bir sonbahar,
Güzelliğine adanmış geceleri dolduran rüyalar,
Kuru sözlerle silinmemeliydi...
Sev ama sevgin onurlu olsun,
her şeyini ver ama gururunu asla.
Sevgiler karşılıksız olabilir ama
saygısız asla...
Susmayı senden öğrendim,
Sevginin sesi kalbimi çınlatırken,
Bakışların, iç çekişlerin gürültüsünü,
Dokunuşların sihirli gücünü senden öğrendim..
Aşkın dilsiz olduğunu,
Mananın sustukça büyüdüğünü,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!