Onunla ilk karşılaşmamız, bir tesadüf es ...

Onunla ilk karşılaşmamız, bir tesadüf eseriydi.
O henüz yeni aldığı bir candan arta kalan kan izlerini temizliyordu.
-Paydosu, hafta sonu tatili, senelik izni yok… Yaşıyormuş-
Ben, sonu mümkün ama yolu yokuş planlar yapıyordum.
-Meğer o beni izliyormuş-

İlk sohbetimiz ölüm üzerine oldu.
Onu, ilk kim öldürdüğünü sordum tanımıyormuş ama izni veren oydu.
Orta yerine dükkan açıp muhabbetin saçlarının dibindeki aktan gözündeki yaştan bahsetti
Çizik çizik yüzü ve kemiksi elleri artık titriyormuş.

Onunla ilk karşılaşmamız, bir tesadüf eseriydi.
Sitemlerini dinledim gözyaşlarını sildim af günü.
Eli durmadı, getirdiğim çiçeğin yapraklarını yoldu.
Çorba içti sonra da bir kutu hap… Ekmek böldü.
Nerde, eski bayramlar diye konuşmasa daha iyiydi

Gün, kalbe batarken,
Tanışıyor musunuz? diye sordu müstahdem.
Yaşlı kadın teşekkür etti, kustuğu için tüm içindekileri.
El öpüp ayrıldım, huzursuzlandığım evden.
Bir bayram günü.