En olmadık zamanda beni güldürdün yine;
Güvere’nin neşesi, bizim Hanife Nine…
Eski köy evlerinde, avlunun köşesinde;
Tuvalet bulunurdu ağacın gölgesinde…
Hanife’nin torunu, Hilal altı yaşında;
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim