Özlemek diyor yazarın biri. Evet özlemek, benim için iki türe ayrılan bir kelimeden bahsediyor. Çünkü ben özlemeyi iki türüne göre ayırıyorum. Bilirim herkes bir şeylerini özler. Başta ailesini, geçmişini, dostlarını, akrabalarını kalbindeki sevdiklerini, sıradan bir özlemektir bu. Bende böyle özlüyorum. Özlemek herkes için bu olabilir. Fakat benim için “çok özlemek” diye gizli bir kelime vardır. Herkes bunu yapa bilir mi, bilmem. Ben yapıyorum. Daha doğrusu yapmak zorunda kalıyorum. Buda, bende şöyle bir zorunluluk oluyor. Yanımda olmasını istediğim, bende ki yerini doldurmayan “kalbimde bile hayali olmayan” birini çok özlemektir bende gizlenip, beni zorunlu koyan.
Aşkı nasıl da çiçekce yaşamıştık biz kadınım
Kendi kendime konuşup duruyorum
Dağlara giden patikalarda katılaşan bahar çamurlarında yalnızım
Beni deli sanıyorlar
Sokulmalarımızı unutamıyorum kadınım
Hani gece yarılarında anlatılan
Devamını Oku
Kendi kendime konuşup duruyorum
Dağlara giden patikalarda katılaşan bahar çamurlarında yalnızım
Beni deli sanıyorlar
Sokulmalarımızı unutamıyorum kadınım
Hani gece yarılarında anlatılan
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta