Oniki kadın kırkbir gece

ONİKİ KADIN KIRKBİR GECE

Bakmayın siz Ocağın öyle fingirdek duruşuna
iki kadehten sonra
suyunu çıkarır muhabbetin
genzine dolar acısı bir anda şehvet-i şerbetin

kısa boylu libido
nam-ı diğer Şubat
yeme de yanında yat
mümkünse yatmadan önce
iki uyku hapı al da rahatına bak

Mart'ın ahlaksız teklifi
hiç çıkmıyor aklımdan
yağmurdu yahu
soğuktu hem de karanlık
ne işim var benim o saatte damda
bu deli kedi mi sandı beni yoksa bir anda

masum yüzlüydü, şakacıydı Nisan
farklı fantezileri yoktu
klasik çalardı plaktan
arada bir açılır saçılır
yağmur olur yağardı
güneş çıkınca da utanır
eteğini kaptığı gibi kaçardı
sıcak bir sohbeti yoktu tamam
ama masum yüzlüydü Nisan

Mayıs ateş yürekli zilli
hiç unutmam
bir defasında
kan ter içinde bırakmıştı beni
aslında bir kilo balla bile çekilmezdi hani
o gece beni nasıl kandırdı
ne ben bildim ne de o bildi

Haziran Temmuz'a benzerdi
ön sevişmesi kısa tutulan
sıkıcı bir kondom muhabbeti
veyahut;
kanlı canlı bir ilişki sonrası
gayr-i ihtiyari bir orgazm sigarası
Haziran işte Temmuz'a benzerdi
geliir geçerdi

Eylül'üm
ooy benim aziz sevgilim
yoluna kurban olduğum
mis kokuşlum

pamuk tenli bebişim
ne vardı cancağazım altmış çekseydin

bir senin gidişine üzülürüm
bir de Ekim'in Ağustos olmayışına

ve sinir olurum
Kasım'ın kasvetine
Aralık'ın rehavetine

işte böyle oniki kadın kırkbir gece
aslında hepsi farklı bilmece

ama ben bir tek
Eylül'ün gidişine üzülürüm
bir de Ekim'in Ağustos olmayışına.