Onİkİ EyLüL! .. Şiiri - İlhami Erdoğan

Sene-i deviri, Oniki Eylül,
Zâlim yirmiyedi yıldır ki, geçti.
Kâfirin kahırı, Oniki Eylül,
Boynumuzda borçtur, zûll'dür ki, geçti.

Pehlivanoğlu, Arıkan, Orkan,
Esendağ, Duracık yüreğim burkan,
Kerse, Karakaş'ım, Baktemur derken,
Şahin'imin yolu dâr'dır ki, geçti.

Huzurda saf tuttu bu dokuz çeri
Tekbirler çınlattı gökleri yeri
Şehîde ölüm yok ebedî diri
Onların hayatı sır'dır ki geçti

OZAN İLO Eylül, boyunda ilmek,
Kurşuna, zindâna, dâr'lara gülmek,
Sende onlar gibi, bir Şehîd olmak,
İstersin zamanı durdur ki, geçti...

GÖNÜL DOSTLARININ GÖNÜL İNCİLERİ:

BAŞ DEĞİL KALBİNİ DARLARA ÇEKER
YILLAR NEHİR Mİ Kİ COŞKUNCA AKAR
OZAN İLOM CİĞERİ EYLÜLLER YAKAR
DENİLMEZ ARSIZCA AYDIR Kİ,GEÇTİ! _____Canili/Muammer CAN

Ben bu oniki eylüle neler söylerim neler,
Bilemez anlayamaz bizleri hergeleler,
Avrupadan yemlenen kertenkeleler,
Koskoca bir nesli ezmeye uğraştılar.____Serdengeçti/Ümüt Güngör

YURDUNA ADANAN CANA KURBANIM
BU UĞURDA AKAN KANA KURBANIM
KILICI SAKLAYAN KINA KURBANIM
KARDELENİN YARİ KAR DIR Kİ, GEÇTİ____ Cemile DÜZGÜN

Zalimin ettiği zulmü bilmeye
Yanlış hesapların sırrın bulmaya
Hainlere karşı birlik olmaya
Sanırsın zamanın vardır ki geçti......Burhanettin Akdağ

Bir şafak vaktinde semaya bakıp
Urganı boynuna eliyle takıp
Havadis gelince yürekler yakıp
Şehidliğe hakkı vardır ki geçti! ____ HİDDETÎ/FİKRET OĞUZTÜRK

Huzurun on iki şeytan uşağı,
Kana boyadı en kutsal torağı,
Nice koç yiğitle şanlı bayrağı,
Zalimin alnına vurdu ki geçti______DOĞAN DOĞAN

vefasız leyle

hüzneder gönlüm her eylülün onikisinde
yeniden şakırım baharlara kanımdaki al kırmızıyla
yıkılmam direnirim sevda kokar topraklarım
yitirmem insanlarımı inadına çağlarım
bilmezler...............................leylee

AHMET KERZE:

KİLİS'İN GURUR KAYNAĞI.

BİR ŞAFAK VAKTİ GAZİANTEP'TE ABD PATENTLİ NETEKİM AVRAM'LARCA SEHPADA HAKK'A YÜRÜDÜ.

CAN DOSTUMU ALNINDAN ÖPÜYORUM.

SELAM VE DUA İLE.

Mehmet Gıyasi/Ozan Nevzat

'onikiydi günlerden
eylüldü
provası gündönümünden
cumhuriyet doğacaktı
tiranın ölümünden
ah ne acıydı o
tarifsiz hiçlik
planlı yoksulluk çıktı gömütünden
yenilgi nasıl da onurdu eylülde
önünde eğilmeyen
kibir taçlı utkunun '
Eylül şiirimden bir kaç mısra yazdırdı.Yüreğine ve katılan yüreklere selam.

mesut gün

sonra gelen gençlik feda edildi
'eyiki gedi' dedi her gönül
bölücübaşına fırsat verildi
geldi mi geldi
de,
geçti derseniz

geçmedi 12 Eylül

neymiş evren gelmeseymiş hergün genşler öldürülüyomuş,
ya şimdi teröristlerin şehir ettiği canlar
(onlar köylü deyin olsun bitsin)
12 eylül omasaydı Milletimin pkk sı olmayacaktı

demek ki genel kurmay beş yıl ilerisini görememiş

Allah yardımcımız olsun

(adak isimli şiirim 12 Eylül'e yazılmıştır)

saygılarımla
İbrahim Çelikli

S..zade-Mustafa Erkenekli

Bu ülkenin tarihinin en kara günlerinden biridir 12 Eylül. Nice körpe kuzular yok yere asıldı, nice genç beyinler ülkesi için çalışamadan aramızdan ayrıldı.
Tebrik eder, selam ve saygılar sunarım...

Garip Hoca-Turgut UZDU

Şiirin o günleri hatırlattı. Gözlerim doldu. Doğmak isteyen pırıl pırıl güneşleri, aynı çamura bulayıp nasıl da batırmışlardı. Şehitlerin cümlesine Allah rahmet etsin ve o mücadeleden kalanların cümlesinden razı olsun. Yüreğine sağlık.

benim yıldızım

OZANIM ALIP GÖTÜRDÜN BENİDE 12 EYLÜL'E... KORKU YOKTU YÜREĞİMDE SADECE BİR TELAŞ,BİRAZDA KAYGI DOLUYUDUM... 3 AYLIIK HAMİLEYDİM... NE OLUP BİTTİĞİNİ ANLAMADAN,SAFIM OLAN VATAN SEVDASINDAN YARGILANMAK HİÇ DE HOŞ DEĞİL.. ALLAH KİMSEYE YAŞATMASIN 12 EYLÜL'LERİ... AMAÇSIZ,... TÜRKİYE'Yİ ÇIKMAZDAN ÇIKARACAĞINA ÇIKMAZA SOKAN BİR DÜŞÜNCE..
TEBRİKLER.. GÜLCE ŞEREN

Garip Hoca-Turgut UZDU

Rahmetini üstüne sarsın Rabb’im
Dokuzunda cennete katsın Rabb’im
Onlara kıyanları diliyorum
Cehennem ateşine atsın Rabb’im.

Gardaş, Allah razı olsun. Sayende tekrar hatırladık.

sitsu

Yusufu Aslanı Denizi
Korkusuzdular yürekleri
Susturdu sandı birileri
Çoğalıyoruz aslında yüreğizdeler
Yıllar geçti
sevgili ilhami....SUSTUM
MÜZEYYEN BAŞKIR

İbrahim COŞAR

Mehmet Akif'e sormuşlar, İstiklal marşını terar bu kadar güzel yazarmısın. O da demiş ki Allah bu millete bir daha İstiklal marşı yazdırmasın. Evet dostum Allah bu millete bir daha 12 Eylüller yaşatmasın, 12 Eylülü yaratan ortamlarda yaşatmasın. Hepimiz gayet iyi biliyoruz 12 Eylüle nasıl gelindiğini. 12 Eylül sonrası irdelenmeli, eleştirilmeli, Selam ve sevgiyle kalın.

Kamil Durmuşoğlu

Geçti amma, yarası bir türlü kapanmıyor.
Tarihten Eylül 1980'i hepten kazımadan unutmak mümkün değil.
Selamlarımla.

Anılardan Sileceğim Eylülü

Sevdaları tutsak eden zindandı
Anılardan sileceğim Eylülü.
Yüreklere gam düşüren zamandı
Yıllarımdan yolacağım Eylülü

Yiğitleri urganlara vermiştik
Aklımızı mengeneye sürmüştük
Rüyaları, hayalleri yormuştuk
Ruh katili bileceğim Eylülü.

İşkenceyle karanlıklar inledi
Feryatları taş duvarlar dinledi
Böceklerin kulakları çınladı
Yerden yere çalacağım Eylülü.

Akşamüstü götürüldüm bir yere
Benliğimi tutsak eden kör yere
Kale gibi duvarları sur yere;
Yüreğimle deleceğim Eylülü.

Milletimin yüreğinin yarası
Mezarımdı duvarların arası.
Tarihimin utandıran karası
Dilim-dilim dileceğim Eylülü

Acıları süreceğim maziye
Bent olup da duracağım maziye
Yüreğimle vuracağım maziye
Öksüz, yetim kılacağım Eylülü

‘’Nü’’ birinin çağı oldu, karardı
Analara matem saldı karardı
Zindanıyla bize güldü, karardı
Yıkacağım, çeleceğim Eylülü

Yiyin beyler, size olsun afiyet
Gün olur da sizi bulur eziyet
Devran döner, gider köhne zihniyet
Bir gün ölü bulacağım Eylülü

Tufani’yim, sinem harman ah-vaha
Zamanımı boyadılar siyaha.
Kesişirse yollarımız bir daha
Cehenneme salacağım Eylülü

Ey Nazende

Toplumsal vicdanda aklanmayan, yani tartışarak ortaya konmayan, her şey; hem bir muamma olmaya, hemde doğal olarak iyi gözle bakılmamaya mahkumdur. O ki getirdiğinden çok götürdüğü ortaya konmuş ki pek çok; hukuksal, yasama, genel ahlakilik bu günkü zamanda boy verir olumuş tutum ve durumlar vs. süreçle bu ortada. Yazan yüreğiniz solmasın. Saygılarla.

Özcan İşler

Maveraya Bakan Şebnemler Vardı***

Nasıl unuturdum, ahde vefayı?
Görüşme başlamış, haberi aldım.
Ruhumdaki bütün pılıpırtıyı,
Topladım acele, koşarak geldim.

Uçmaktan yorulmuş, iki kelebek,
Hemen kucaklaştık, hâl hatır sorduk.
Kadere yazılımış, çileler çekmek,
Hâlbuki, hayattan ne bekliyorduk.

Dünyayla tamamen, kestik bağları,
Oturduk beraber, eli elimde.
Esti muhabbetin, dost rüzgârları,
Kasırgalar koptu, iç âlemimde.

Vedalaşma vakti, ayrılacaktık,
Tüm kelimelerin, bittiği zor an.
Yutkundum, yutkundu, ağlacaktık,
Değişmez ölçüyü kaybetti, zaman.

Hazan görmüş yaprak gibi titredik,
Gönüller gam, gözler bulut dolmuştu,
Başımızı öne eğdik, bekledik,
Dillerden ziyade, hâller konuştu.

Kaldırdı başını; baktı, yüzüme,
Okyanuslar kadar derin, manalı.
Gözlerimden kaçmış, kirpiklerime,
Maveraya bakan, şebnemler vardı.

Gelendost

Özcan İşler

Zülfikar Yapar Kaleli

Şimdi Kızarım Haaa! !

-Ozan İlo’ya-
Suçlarını yazıyorum hele bak
Elin katırına niye çüş dedin
Daha bilmediğim neler var mutlak
Eniğe, sönüğe niye oş dedin

Uymadın düzene, bağırdın hakkı
Lâiklik dertlerin ilacı zıkkı
Şimdi parmaklıktan o kadar bak ki
Devrin alığına niye keş dedin

Deme baş olanlar cüce olur mu?
Harf harf sıralasam hece olur mu?
Hak bilmez birisi yüce olur mu?
İslâm’ın şartına niye beş dedin

Sokaklar mezbaha et satılıyor
Çıkmaya imkân yok, hep batılıyor
Pezevenklik başta taç tutuluyor
Yenilen naneye niye leş dedin

Seksenleri ara fenerle, mumla
Zirzop sivriliyor devrilen çamla
Sendeki bu kafa ve bu ilhamla
Çıbanın başını niye deş dedin

Bunlar suçlarının daha yarısı
Deşersem gelecek yine gerisi
Pos bıyık,boz oğlan ve koç birisi
El açtı, yürüdü niye boş dedin

El hak amentüye iman diyerek
Yaradan Mevlâ’dan derman diyerek
Şanlı Peygamber’den ferman diyerek
Yiğitler yürürken niye koş dedin

Bir olalım deyip daim ileri
İnanan kişiler kalır mı geri?
Dalkavukluk eden beş on serseri
Tavuğa, culuğa niye kış dedin

Çalıştık, didindik, süründük aha
Süründük de çıktık mı ki sabaha
Zırlayan zırlasın ürkütme daha
Sözümü duyunca niye yaş dedin

Güle, sele,tele,bülbüle şakı
Bir gün de seçersin karayı akı
Unutmadın ama Emr-i mutlâkı
Allah’ın elçisi bize baş dedin

Desene kardeşim suçum iltifat
Demesen inan ki çekilmez hayat
Devir Firavun’un, Karun’un heyhat
Ve bu lâikliğe niye boş dedin!
1990

Zülfikar Yapar Kaleli

muhsin yener

Cuntacılar ile bunlara çanak tutanlar,yalakalık,dalkavukluk,şaklabanlak ve şakşakçılık yapanlar. ve bunların yine ülke yönetiminde söz sahibi olmasını sağlıyanlar Bir ellerinde viski bardağı bir ellerinde Türk bayrağı ve arkadaki fonda 10.yıl marşına eşlik edip eğlenen ülke sorunlarıyla ilgilenmiyen bir fakirin fukaranın kapısını çalmıyan görünce yol değiştiren cunta düşüncesine sahip ve onlara hizmet edenler şimdi Cumhurun başı olana sen olamazsın diye yırtındılar.mitingler düzenlediler muhtura verdiler ihtilal yaparız dediler.Sizler gibi düşünen davrananlar yarattı onları hiç olmazsa yarattığınıza biat edin.....VE....şimdi...ediyorlar.........ilhami kardeş 12 eylül duydummu tüylerim diken diken olur...kutlarım seni şiirini unutulmaması gerekli bunlar...

Hıfzı ÖZBEKMEZ

Nice yiğitleri verdik urgana
Marifet sayıldı kıymak da cana
Zannetmem böylesi gelmez cihana
Vatan severleri vurdu ki geçti

Hıfzı özbekmez

onurumsun.Türkan DİNÇER.

17 yaşında bir delikanlıyı gözünü bile kırpmadan ipte sallayn başka bir yönetim yada anlayış varmıdır dünyada. 12 eylül 27 yıldır boynumuza geçirilmiş bir urgan gibi her an bizimle ve her an boğmaya hazır bir şekilde beklemekte pusuda.

Kutluyorum kaleminizi ve yüreğinizi. Saygılarımla

rondo. ramazantopoğlu

Oniki eylülün şiirle grup halinde analizi bir küçük edebiyat dergisi gibi hoş olmuş.
Şair yüreklerinde zonklayan eylül hakiliğinin renksiz sızılarıyla.
Ve bir gazete haberi:
Bütün yurtta sıkıyönetim ilan edildi. ORDU YÖNETİME EL KOYDU. Hükümet ve paralamento feshedildi. Siyasal partilerin faaliyetleri durduruldu. Parlamanterlerin dokunulmazlıkları kaldırıldı. Saat 05:00'den itibaren sokağa çıkma yasağı başladı.

(Bu konuda Her şeye KARŞIN Dergisi Ağustos-Eylül sayısı Dosyası olarak Bellek, 12 Eylül adı altında çok kapsamlı bilgiler, yazılar, değerlendirmeler bulunmakta.) _____rondo. ramazantopoğlu

__®SEVDAZAN®__

görülen o ki şiirde: mana ve elemden ziyade bilgi ve dökümana kaynak ve katılıma da yer verilmiş.
Zira şu da açık bir gerçektir ki İlhami abi kayıtsız ve kaynaksız hiç bir yazının altına imza atmayan, bildiğini okumaktan, bildiğini iletmekten taviz vermeyen yolundan geri dönmek değil başını çevirip bakmayan bir kalemdir..

12 Eylül nice ocakları yaktı bu memlekette. Nice canları heba etti. Başlatanda bitirende aslında aynı merkezdi ama geç farkedildi.
Aynı gri acıların pençesine düşmemek dileği ile diyor kutluyorum İlhami abimi..

Mustafa Çelebi ÇETİNKAYA