Her gece hayaline
Mecbur bıraktın beni.
Hasret soktun gönlüme
Özlüyorum hep seni.
Sapsarı saçlarını,
Mecnun ettin beni kader,
Mecnun ettin bir güzele.
Mecbur ettin beni kader,
Mecbur ettin çok sevmeye.
Yıkık bir duvar.
Desteksiz,
Harap olmuş.
Üzerinde hayalim yaşıyor.
Bir perde gibi,
Bir zar,
Bir gün kapımı çaldın,
Seni içeri aldım.
O gün senden hoşlandım,
Kalbimin misafiri.
Seninle aydınlandım,
Kaybolan yıllarını
Sana geri veremem.
Bir hayatım var
Sana verebileceğim.
Bir sevgim var
Yoluna serebileceğim.
Vatanı satanlara sözüm,
Üzerinizde iki gözüm.
Okyanus ötesine bakmam,
Ata’ma dönüktür hep yüzüm.
Aramıza nifak sokmayız,
Bir erkek kimliğiyle,
Masumca yaşadım yıllarca.
Sessiz ve vakur.
Özgürce.
Sakin bir yaşam,
Kıpırdanmalar,
Üzgünüm,
Söyleyecek sözüm yok.
Konuşamıyorum.
Böyle olmamalıydı,
Böyle son bulmamalıydı.
Şimdi üzgünüm.
Dünyanın incisi güzel İstanbul,
Uzaktan sevme beni, biraz sokul.
Mecbur etme ne olur, kör talihe,
Şu hicran yaramın ilacını bul.
Medeniyetler beşiği, İstanbul.
İzmir’in akşam serinliğinde,
Yasemenlerin kokulu gölgesinde,
Ne güzeldir dost sohbetleri
Hele, yanındaki çok sevdiğinse.
Sokak lambasının loş ışığında,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!