Ödedim ben ödedim,
Gönül borcu ödedim...
Senle geçen geceler hep,
Günahlarımdı benim...
Beklemeyi denedim ben,
Rüzgarın sesini duyuyor musun? ..
Kırdığı dalları soruyor musun? ..
Kendini yerine koyuyor musun? ..
Beni nasıl kırdın, biliyor musun? ..
Güneşin ateşi yaktı mı seni? ..
Gecenin karası çöküyor yine...
Güneş çekiliyor tekrar tenine...
Gündüzün aydınlık, o güleç yüzü,
Bırakıyor kendini dertli serine...
Karanlığa alıştıkça gözlerim,
Gittiği yerlerde mutlu dediler
Herkese kendimi mutlu gösterdim
Unuttum diyerek beni yerdiler,
O benim halimi görsün isterdim…
Herkesten gizledim yazdıklarımı…
Dünyayı mekan saydık…
Kalplere neşe yaydık…
Biz aşkız be arkadaş…
Ezelden beri vardık…
Bazen yürekler yaktık…
Bir sır gibi gizlediğim
Yüreğimle izlediğim
Düşlerimle sözlediğim
İşte öyle biriydi o…
Öyle masum, öyle temiz…
Yaşamak içinse her nefes alış,
Nefesi kalbinle almaya çalış...
Ne virane dünya, ne de bir saray...
Onu da hayatın bir cilvesi say...
Kendinde arama bütün hatayı...
Ah senin kara gözlerin...
Hiç mi bilmiyor özlemeyi...
Sadece bakmayı mı kâr sayar? ..
Ya da bildiklerini benden gizlemeyi...
Hele o kara saçların...
Masum mu sayıyor halâ kendini? ..
Kimsesiz bir kız çocuğunun
gülümsemesi gibisin…
Anlaşılmıyor duyguların…
Ya da ben kimsesiz bir erkek çocuğu gibiyim…
Anlayamıyorum hissettiklerini…
Ya da ikimiz de kendi havamızda…
Bir defa yazılır, silinmez bahtın...
Bir günde yıkılır bu saltanatın...
Sanma ki yıkılmaz altından tahtın...
Ben seni seven bir adam sanmıştım...
Dualar etmiştim, hediyem olsun...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!